Otomobil Hakkında Her şey
6 6

Bu konuda 4.021 mesaj var

Aracın hem performansını arttırdığı hemde normal şartlarla kullanıldığında yakıt tasarrufu sağlandığı gibi ibareler var. Nedir bu işin doğruluk payı falan.

bu doğru da, aracın performansı iyi olunca ayak rahat durmadığı için tasarruf falan yalan oluyor... bir de sürekli zorlanırsa araç parçalar falan daha çabuk yıpranıyor & eskiyor vs. bakımları daha dikkatli yapmak gerek.

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

60-70K'ya 0 araç almaktansa 40-50K'ya birsürü iyi araç var 2. elde... çocuk bezi özel okul vs. etkilemiyor bunu, mantalite ve zevk meselesi biraz.

 

Çoluk çocuk olunca kimse risk almak da istemiyor. Bagajı büyük olsun, konforlu ve güvenli olsun, yolda bırakmasın diyor. 

 

2.0 dediğiniz araçlar ne yazık ki tüketimi fazla. Ben de eskiden diyordum "lan sıfır Ford Focus alınacağına 2. el Opel Omega alırım" diye. O zamanlar baktığında 1-2  yaşında araç 2. eli düşük oluyordu piyasası yok diye. Oysa bakıyorsun, araç 2.5 lt, yıllık vergisi yüksek, tüketimi yüksek, yolda bıraksa parçası ne zaman gelir belli değil ve pahalı. Falan filan.

 

 Kendi adıma konuşayım, ayda 4000 km yapıyorken gidip zevk uğruna 2.0T araç alamam. Bekar olsam düşünürdüm belki. Evli olup, çocuk olmasa gene bir nebze de. Çocuk olunca bu tarz şeylere giremiyorsunuz. 

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

bu doğru da, aracın performansı iyi olunca ayak rahat durmadığı için tasarruf falan yalan oluyor... bir de sürekli zorlanırsa araç parçalar falan daha çabuk yıpranıyor & eskiyor vs. bakımları daha dikkatli yapmak gerek.

Ayak gayet rahat oluyor :D Performanslı kullanım şartı zor zaten anca uzun yol yaparken genelde şehir içi işe git gel için kullandığımdan zaten sıkışık trafik pek bir atraksiyon yapamıyosun. Performansın lazım olduğu durumlar bazen ışıklarda kalkışta falan, gerçi şu haliyle bile araç gayet güzel ivmeleniyorda biraz daha ekstra güçle daha iyide çıldırabilir tabi.

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

Yedek parça sorgulamasında herkes motor ve şasi numarasını istiyor.

 

Bu bilgiyi böyle ulu orta paylaşmak sakıncalı olabilir diye düşünüyorum.

 

Bunun bir kolayı yok mu? (Şasi numarasının ilk 3 karakteri, motor numarasının ilk 4 karakteri gibi... )

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

Arabayı bozmak nette araştırdığım kullananların yaptığı gibi atıyorum max ayarında sürekli kullanırsan ve sürekli agresif kullanırsan evet kısa sürede motor falan mahfoluyormuş. Onun yerine orta karar ayarlarla bakımlar falanda düzenli yapıldı mı senelerdir kullanan edende var. Tabi bu risk işi bilemezsin.

 

@vega şase no vermenin bi sakıncası olmaz. Senin kasa tipine ve modeline göre bakıyor sonuçta o parçayı. Ya da illa vermiycem diyorsan adama diyeceğin şu marka bu model bu kasa gibi. Misal benim araç Kia Rio HB 2 (2006-2011) olarak geçiyor.

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

box türü cihazlar arabayı bozmaz arkadaşlar. ciddiye almayın böyle yorumları.

box denilen alet aslında bir tür ara parça. cihazın eprom'una gelen yakıt verilerini perdeleyerek performans elde ediyorsunuz. bir sürü parametreyi manuel olarak girip istenilen türde karışım ayarlamak mümkün en basit tabirle.

aracı bakıma ya da servise götüreceğiniz de 30sn de cihazı sökerek arabayı default moda alabilirsiniz hiç bir problem olmaz.

ancak bu tarz cihazlar çok önerilmiyor eğer konu salt performans ise. 

işte o zaman yeni bir eprom yazılım atmak gerekiyor. aslına bakacak olursanız en sağlıklısı da bu. çünkü arabanın tüm parametreleri bulunduğunuz bölgeye göre ayarlanıyor. örneğin iç anadolu bölgesinde ki parametreler ile marmara bölgesinde ki parametreler aynı değil. basınç faktörü var. basınç faktörü demek yakıt hava karışımlarının daha iyi ayarlanması demek.

bundan dolayı aracın kullanım yerine göre çeşitli ayarlamalar gerekir.

tabi bunlar olayın detayı.

box da bu tarz ayrımlar bulunmuyor.

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

İşte şu linkteki gibi bazı ürünlerde ayar kombinasyonları varmış: http://www.racechip.com.tr/racechip-pro2

 

DH' de konusu geçmiş misal orda bir başlık yakaladım. üzerinde 2 pod ayarı mevcutmuş her pod için 1 ila 15 arası ayarlarla oynayarak uygun şartlar sağlanıyormuş. Kiminin arabada direk panelde motor ağrızası yağ göstergesi vs gibi bişiler çıkıyormuş vs vs. Deneme yanılmayla ufak ufak oynayarak uygun ayarı yapıyorlar.

 

İşin cezbeden tarafı aslında herhangi bir durum olduğunda aynen sökülüp orijinal haliyle devam etme şansının olması. Gerisini bilemiycem, motoru ağzına kadar açtırıyımda kısa vade de anasını belliyim gibi bir derdim yok zaten :D

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

Arka balatalar bitmiş.

 

Hangisi alınır :

 

  • TRW 65 lira
  • EBC 75 lira  (ULTIMAX serisi)

Aradaki fark önemsiz, fren konusunda en iyisi olsun istiyorum.

 

Geçenlerde ön diskler tornalanmış ve ön balatalar değişmişti. Şimdi arka balata da değişecek.

 

Fren hidroliği ekletmek gerekir mi? Yoksa komple değiştirmeli miyim? Hidrolik markası olarak Motul'u bilirdim; 40 lira (0.5 litre) fiyatı var. Fren parçaları konusunda en iyi markalardan kabul edilen ATE'nin hidroliği ise 18 lira (0.5 litre). Hangisini tercih etmek gerekir? Motul marka mı satıyor?

 

Bir de ATE'nin Typ 200 Dot Yüksek Performanslı Fren Hidrolik Yağı var; onun da 0.5 litresi 47 lira civarında; almışken bunu mu almalı?

 

Bir sonraki balata değişiminde EBC'nin Green Stuff seramik balatasından almayı düşünüyorum. Faydası olur mu? Boşa mı fazladan para vermiş olurum? (Yaklaşık 3 katı fiyatı var)

 

(lawnmower'ın kulakları çınlasın)

infestor beğendi

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

EBC iyidir. TRW de iyidir ama EBC daha iyidir. Tavsiye ederim. Ben de Audi'de EBC kullanıyorum. Seramik balata güzel birşey, ama üç kat para verip vermeme kısmı size kalmış. Güzel tutuyor, az ısınıyor, az ses yapıyor, uzun ömürlü, ayrıca çıkardığı toz beyaz ve hafif olduğundan janta yapışmıyor, jantlarınız temiz kalıyor. Aradaki fark az olsa hemen alın derdim ama 3 kat para olunca ben de düşünürüm açıkçası. Sizin tercihiniz, arabayı daha uzun süre kullanacaksanız bence makul bir yatırım olur.

 

Fren hidroliğinde pahalıya kaçmaya gerek yok. Sonuçta kullanacağınız araba orta sınıf C segmenti bir araba, öyle ekstra yüksek performanslı değil. 15-20 lira civarına satılan standart hidrolikler de işinizi görecektir. Zaten artık çoğu markanın ürünü aynı yerde yapılıyor. Ferodo olur, Mutul olur, Mannol olur, Ate olur. Petrol ofisi bile olur. :)

infestor beğendi

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

Teşekkürler lawnmower.

 

Peki hidrolik ekletmeye/değiştirmeye gerek var mı? Araç 4 senelik, 70.000km'de, bakımları düzenli yapılıyor.

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

balatanın çok da önemi olduğunu sanmıyorum, hepsi tutuyor neticede... :D ben civic'e 3 kuruşluk kale balata almıştım çok da memnundum :mrgreen: 10k kullanmıştım öyle. şimdi seramik balata takılı, çok da bir farkı yok. benim gözlemlediğim en büyük fark seramiklerde yavaşlarken (ve tam duruşa geçerken) disklerin çatır çutur ötmemesi.

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

Kale için de piyasada 60 lira fiyat çekiyorlar.

 

Balatanın farkını anlamak için ciddi bir test yapmak gerek. Onun dışında seramik balatalar "fren şişmesi" konusunda faydalı imiş...

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

@Massive

Küçük arabaların hiçbirisi uzun yola elverişli değil aslında. Biz kullanıyoruz da, işte çok yoruyor. Bu arabalar şehir içinde sağa sola gidilsin diye üretiliyorlar.

 

@Vega & @Tiestorn

Hepsi tutuyor ama bazı özel durumlarda iyi balata biraz daha iyi tutuyor. Tabi o özel durum belki de hiç yaşanmayacak ama "ya yaşanırsa" diye tedbirli olmak istiyor herkes. Bir de, trafikte çok dur kalk yapınca, veya dağ inişlerinde filan balatalar çok ısınırlar. İyi balatalar bu konuda daha avantajlı, ısıyı daha iyi dağıtıyorlar. Seramik zaten çok daha az ısınıyor. Seramik balatanın ilk kullanıldığı yer İngiltere - Fransa arasında Manş denizinin altından geçen tünelde işleyen tren. Hava sirkülasyonu çok az olduğu için trenin balataları ısındığında soğumuyormuş. Adamlar seramikli balatayı bunun için geliştirmişler. Sonradan otomobillerde de kullanılmış. Normal kullanımda jantları kirletmemesi haricinde etkisi pek hissedilmiyor. Bir de uzun ömürlü işte. Zorlayıcı kullanımda etkisi hissediliyor.

 

Hidrolik yağının değişim periyodunu bilmiyorum. Bizden istiyorlar, biz veriyoruz. :)

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

şurada v50 alsam mı diyerek başladığım olay birbirinden alakasız bir çok sınıfta araca bakıp, 2012 citroen c4 comfort plus ile sonlandı. baktığım 2.el araçlar şu şekilde sıralanıyor  v50->mazda3->seat altea->c4 picasso->laguna->kia ceed->megane s.tourer->c4 (&bayilerdeki sıfır tüm araçlar.)

 

50 bine dizel otomatik ve bu kadar dolu araca denk gelince beğenimi kazandı. alman olsun boş olsun diyenlerden değilim, anca 50k ya bomboş dizel otomatik jetta alınıyor. bi araç ne kadar keyifsiz hale getirilir denirse jettaya bakınız diyeceğim. 

c4'ün arka diz mesafesi v50den fazla sport tourer ile aynı?.(evet sport tourer öyle devasa arka otorum alanı sunmuyor. 193cm adamın arkasına 180lik adam oturamaz. zaten bunu hakkıyl yapan bu sınıfta araç yok orası ayrı.)  kabul edilebilir iç ve bagaj hacmini ideal boyutlara sığdırmışlar diyebilirim.  henüz aracı 20km kullandım. şanzuman & motor ile ilgili pozitif nagatif birşey söyleyebilecek durumda değilim... 

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

Hayırlı olsun. 

 

Megane ST'ın arka bölümü konusunda pek katılmıyorum. C4 ile karşılaştırma yapma durumum yok, belki C4'ün arkası çok geniştir ancak şu ana kadar Lanica dışında arka bölümü bu kadar geniş bir C segmenti araca denk gelmedim. Geniş olanlar da genelde arka koltuk minderini kısa tutmuşlar, örneğin Megane II bu şekilde. Koltuğu en geriye itsem bile arkada standart bir yolcu için yeterli diz mesafesi kalıyor.

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

megane st'nin arka diz mesafesinin c4ten fazla olmasını beklerdim, öyle değil. station vs hatchback tercihinde de hatchbackten yana ağır basıyordu. c4 ün bagaj hacmi ve kullanımı da çok güzel. böyle olunca station st 2. planda kaldı.

 

diz mesafesi olarak aklımda kaldığı kadarıyla sıralama şöyle; c4=st>ceed=altea>mazda3(eskikasa)>laguna=v50>mazda3(yenikasa)>308(yeni kasa)

 

haftasonu şehir içi yaklaşık 200km yol yaptım 5.4lt ortalama tükettim. bunu da not olarak ekleyeyim, direksiyon tepkileri, viraj tutuşu ve şanzımanıyla(kulakçıklarla manuel kullanımı saymazsak) spor kullanım arayan sürücüleri tatmin etmeyecek bir araç. ama geniş olsun rahat olsun içinde ıvır zıvır donanımları olsun. az yaksın diyenler için c4 doğru seçim olabilir.

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

Hayırlı olsun, kazasız belasız kullanın..

 

Arabayı satın aldıktan sonra artık görüş falan dinlemeyin, yazıları falan okumayı da bırakın. Ağırlıklı olarak şehir içinde bir noktadan diğerine gitmek dışında bir hedefiniz yoksa hemen hemen tüm araçlar işimizi görür. Kalanı biraz keyif, biraz lüks isteğinden öte değil.

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş
haftasonu şehir içi yaklaşık 200km yol yaptım 5.4lt ortalama tükettim

 

 

 

hayırlı olsun. güle güle binin.

 

çılgın bir değer bu yahu.. bir yanlışlık olmasın. şehir içi derken dur kalksız çevre yolu filan mı?

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

Karasinek hayırlı olsun.Benim düldülü tercih etmişin :) 

3 yıldan fazladır 2012 c4 conf. plus kullanıyorum.Soracağın birşey varsa civatasına kadar yardımcı olabilirim.

Bu mesajı paylaş


Bu mesajın linki
Sosyal ağlarda paylaş

Yorum yazmak için üye olun veya giriş yapın

Yorum yazmak için üye olmanız lazım

Üye ol

Üye olun ve sitemizin tüm avantajlarından yararlanın!


Yeni bir hesap oluştur

Giriş yap

Zaten üyemiz misin? O halde giriş yap


Hemen giriş yap
6 6

  • Bu sayfadaki üyeler   0 üye

    Şu an bu sayfayı görüntüleyen bir üye yok