lawnmower

CHW
  • Mesaj sayısı

    1.087
  • Üyelik tarihi

  • Son ziyareti

  • Days Won

    55

Everything posted by lawnmower

  1. Tableti sıfırladım. Yer lazım çünkü. Yeni Windows ayarlamalarında da güncellemeleri otomatik yükle seçeneğini devre dışı bıraktım. Nasıl olsa 10'a geçeceğiz, boşa yer kaplamasın güncellemeler. O esnada kendi bilgisayarımda Creation Tool ile 32bit Windows 10 Home Edition ISO'su indirdim, kaydedilecek yer olarak da MicroSD kartı seçtim. Karta ve içindeki bilgilere birşey olmuyor, formatlamak bile gerekmiyor. 3GB civarı birşey yazıyor karta, yani eskiden kalma 4GB kart bile iş görür. Kartı tablete taktım, ISO dosyasını açıp içindeki Setup.exe'yi çalıştırınca kurulum başlıyor. Hem 8.1'de sıfırlama, hem de kurulum ziyadesiyle yavaş işliyor. Yani saatler sürer, bilginiz olsun. Kurulum bitince sistem acaip yavaş çalışıyor. Hem güncelleme yaptığı için işlemci ve bellek aşırı yoğun, hem de henüz GPU sürücüsü yüklenmemiş oluyor o esnada (güncellemeyle yükleniyor işte). Güncellemeler ve GPU sürücüsü yüklendikten sonra düzeliyor. Dediğim gibi öyle çok hızlı değil ama 8.1'den daha yavaş da değil. Yalnız ben hala aktivasyon yapamadım, onu nasıl yapacağım bilemiyorum. Bazı cihazlarda Single Language olması gerekiyormuş Windows'un, aksi halde aktivasyon olmuyormuş ve lisans istiyormuş (BIOS'taki lisansı görmüyormuş). Sanırım bende de bu durum geçerli. ISO indirirken Single Language indirmekte yarar var sanırım, ama isterseniz yine Home Edition ile deneyebilirsiniz. Açıkçası ben W7iC'yi deneme cihazı olarak kullanıyorum, hani yarın çalışmam dese de çok üzülmem, basarım formatı. Ciddi ciddi kullanıyorsanız Önce Single Language ile deneyin bence.
  2. Spesifik sıkıntıları aklımda değil. Ancak genel bir kural var: Çok tutmayan arabanın tutmamasının bir sebebi vardır. Ya firma satmak istemiyordur (Mazda), ya parçası, servisi filan az bulunuyordur ve pahalıdır (Volvo), ya da araba kötüdür. Mitsubishi bu arabaların bolca reklamını yaptı, "Şimdi aşk zamanı" diye radyo reklamları hala aklımda. Satmak istiyorlar yani. E servisi de var, ticari araçta çok yaygınlar. Demek ki üçüncü şık ağır basıyor. Burada arabanın kötü olması kısmı da duruma göre değişkenlik gösterir. Belki araba aslında kötü değildir ama ülke şartlarına uygun değildir (mesela alakasız bir motor hacmi yüzünden boş yere bir üst vergi dilimine giriyordur, 1.7L dizel motorlu Kia Optima gibi) veya marka imajı yüzünden satılmıyordur. Belki de gerçekten kötüdür. Her iki durumda da kullanıcı etkileniyor. Araba telefon veya bilgisayar gibi değil, yanlış tercih yapıldığında kaybınız büyük oluyor. O yüzden piyasada tercih edilen modellere yönelmek en mantıklısı. Tabi maddi durumunuz süperse, arabayı canınız sıkıldığı anda olması gerekenden çok daha ucuza galericiye satmayı göze alıyorsanız o zaman kimse sizi tutamaz. Ancak parayı çalışacak kazanan kişilerin böyle riskler alacaklarını sanmıyorum.
  3. Edge browser tablette iyi. Masaüstünde kullanmıyorum, Firefox'a devam. Tablette iyi olmasının sebebi Internet Explorer'ın tablet versiyonuyla karşılaştırılması. Ona göre daha iyi yani. Tablet arayüzü için Chrome, Firefox filan çıkarsa o zaman iş değişir belki.
  4. Katlanabilir klavye güzel ama Logitech'in çözümü (geçenlerde TS'de incelenmişti) daha güzel geldi bana. Taşıması daha zor belki ama tableti / telefonu tutma gibi bir özelliği var. Reeder W7iC tablete Windows 10 kurdum. Baya güzel oldu. Dikkatimi çeken tek sıkıntı yön sensörünün çalışmaması. Windows tanımıyor bile o sensörü, yani döndürme kilidi gözükmüyor seçeneklerde. Manuel olarak yatay - dikey seçimi yapılabiliyor tabi. Onun haricinde herşey çalışıyor. Performans 8.1'den çok farklı değil.
  5. Olabilir, ama bazı şeyler Microsoft'un dışında gelişiyor. MS bu ROM'u ancak birkaç telefon için yapar. Bunun tutması için XDA'daki elemanların bunu benimsemesi lazım, çünkü böyle birşeyin hedef kitlesi 2 yaşından büyük Android telefonların kullanıcıları. Kimse gidip de Galaxy S6'sına WP yüklemez. Ancak artık Android'le çalışmakta zorlanan, 1GB bellekli filan telefon varsa adamın elinde o yüklemek ister. Onunla da Microsoft uğraşamayacağı için iş dönüp dolaşıp ROM modifikasyonu yapan XDA tayfasına kalıyor. Onların durumu da tamamen keyfi, maaşlı eleman değiller sonuçta. Ben Microsoft'un yerinde olsam böyle ödül kampanyası gibi birşey yaparım. Mesela bir telefon için WP ROM'u yayınlayan adama Windows lisansı ve ömür boyu Office 365 üyeliği veririm. Hem adam memnun olur, hem de Microsoft'un cebinden para çıkmaz.
  6. Alınabilir bir araç olsa zaten herkes alırdı veya almak isterdi, etrafta bolca görürdük. Kimse almadığına göre çeşitli sıkıntıları var. O segmentte Kia Sportage öneririm.
  7. 90'ların kafasıyla tasarlanmış ve üretilmiş. Altyapı iyi (Lancer platformu) ama yaşlı. Motor teknolojisi yaşlı. Çoğu incelemede yapılan yorum "Eğer 90'larda yaşıyor olsaydık şahane bir araba olurdu" şeklinde. Yabancı incelemeleri bir okuyun derim. ASX diye aratırsanız bulamayabilirsiniz, Outlander Sport diye aratmanızı öneririm.
  8. Yav zaten öyle yapıyoruz da, hani zor durumdaki bir platformun kendine gelmesinden bahsediyoruz, bir nevi "memleket kurtarmaca" gibi birşey bu muhabbetler. Yoksa zaten herkes işine geleni alıyor.
  9. Platformu iyi ama teknolojisi biraz eski. Bir de, Mitsubishi sanki arabayı satmak istemiyor gibi. Ne bileyim, adamlar her an piyasadan çekilecekler gibi bir his uyandırıyorlar.
  10. Yav tamam da Microsoft'un model sayısını harbiden azaltması lazım. 640 ile 735 birbirine çok yakın modeller, üstelik çıkış zamanları da çok yakın. 735 varken 640 çıkmamalıydı, veya 640 çıkışı planlanıyorsa 735 olmamalıydı. Güya model sayısını azaltma kararı aldılar ama hala aynı kafayla devam ediyorlar. Ne kadar doğrudur bilinmez ama 740 ve 840'ın özellikleri sızmış, cihazlar neredeyse birbirinin aynı. Aradaki tek fark kamera. 740'ta vasat bir kamera var, 840'ta iyi kamera var. Ya Samsung'u bu yüzden suçluyoruz, MS aynısını yapıyor. Güya o kadar yakından takip ediyoruz, buna rağmen çıkmış ama görmediğimiz veya unuttuğumuz modeller var. A101 532 diye bir model sattı mesela bu hafta. Ya ben onu komple unutmuştum mesela. 530 var, 535 var, bir de 532 var. Üstüne bir de 630, 640 var aynı anda. Aşağıda 430 filan var. 525 hala satılıyor mu bilmiyorum, ama belki o da var. Bu sistem çok yanlış. Açıkladıkları stratejiye bağlı kalmaları lazım. Üç temel segmentte telefon her sene gelmeli. Düşük (5xx), orta (7xx) ve üst (9xx) seviye şart. Bunların haricinde de bazı özel cihazlar gelir, işte üst seviyenin çok büyük ekranlısı (Note serisi muadili) veya çok güçlü kameralı model (1020 gibi) filan. Böyle aynı telefonun az küçük ekranlısı, az büyük ekranlısı, iyi kameralısı, kötü kameralısı, glance destekleyeni, desteklemeyeni filan olursa herkesin kafası karışır.
  11. Avatarda bunu görüyoruz valla.
  12. Ben de chip tuning olayının uzun vadede avantajlı olduğuna inanmıyorum. Tüketim ile emisyon doğru orantılı, araba ne kadar yakarsa o kadar zararlı gaz çıkarıyor. Adamlar boyuna emisyonu düşürmek için uğraşıyorlar, yani tüketimi aşağı çekmek istiyorlar. Bunun yolu da güç / tüketim dengesini arttırmaktan geçiyor. Eğer aynı yakıttan daha fazla güç alabilmek sanayideki bir tuning'cinin motora yeni ateşleme haritası yüklemesi kadar kolay olsaydı bunu zaten yaparlardı. Mutlaka bir güç artışı oluyordur ama işte o kazancın bir de götürüsü oluyordur. O götürüyü kısa vadede göremiyoruz ama uzun vadede baş ağrıtabilir. Chip tuning'in çıkış noktası çoğu modifikasyonda olduğu gibi Amerikan arabaları. Yeni yeni düzgün motorlar yapmaya başladılar ama ABD piyasası için üretilen Amerikan arabalarının motorları genelde "detuned" olarak tabir edilen, fabrika tarafından bilhassa düşük güçte çalışacak şekilde ayarlanarak gelen motorlardır. Bunun iki kullanıcı kitlesi için de avantajı var. Motoru stok haliyle kullanacak olan adam hacmine göre az zorlanan motor sayesinde arabasını uzun yıllar motor arızası görmeden kullanır. Bizdeki gibi hacim / güç kesabı yapmadığından, tüketimi çok fazla kafaya takmadığından onun için arabanın kolay çalışması, arıza yapmaması filan birincil önemdedir. Diğer yanda, performansa önem veren ikinci kullanıcı kitlesi de chip tuning veya bazı diğer modifikasyonlarla arabanın gücünü kolayca arttırır. Motor zaten olması gerekenden az güç veriyordur, adam onu olması gereken (bizim stok motorlarda gördüğümüz gibi yani) seviyeye getirir ve mutlu olur. O performansa çok ihtiyaç duyduğundan değil de, motorun gücünü arttırmış olmaktan haz duyar. Dediğim gibi tüketim filan burada hesap dışı bırakılan faktörler. Bizde durum böyle değil. Zaten üreticiler en iyi tüketim / performans / dayanıklılık kombinasyonunu yakalamaya çalışıyorlar. Bir de tabi motor haricindeki diğer parçaların dayanımları da hesaba katılıyor. Örneğin Renault 1.5L dizel motorun farklı güçteki versiyonlarının debriyaj baskı balataları da farklı. 90HP olanı alıp chip ile 110HP yapmak buna hazır olmayan baskı balatayı yiyor. Dikkatli olmak lazım, memleketimizde yedek parçalar pahalı. Yakıttan birkaç lira tasarruf etmeye çalışırken ustaya binlerce lira bırakmak da mümkün.
  13. Hayırlı olsun. 640 gerçekten güzel telefon.
  14. Kurdum laptopa, kullanıyorum. Fena değil, ama mekanik diskle zor oluyor bu işler. Kurulumdan sonra hemen kendine gelemiyor, güncellemeler filan indiriyor, acele etmeyin. Ben sabah 9 gibi başladım indirip kurmaya, ancak kendine geldi sistem. Akşama da bir defrag yaptırırım bitince bilgisayarı kapatan cinsinden, tam olur. Bilgisayarda elzem olmayan, ıvır zıvır uygulama varsa kaldırın. Uyumsuzluk olur filan, uğraştırmasın. Bende WeChat yüklüydü Çinlilerle konuşmak için, her açılışta Windows 10 uyarı veriyor "bu program değişiklik yapmak istiyor, yapsın mı?" diye. Hiç gerek yok böyle şeylere, kaldırın gitsin. Lazım olursa tekrardan kurulur.
  15. Önce yine konsola çıkacak zaten, Xbox'a çıktıktan sonra PC'ye gelecek. Eski oyunları ben de oynamadım, ama son oyun gerçekten iyi. Çok şey kaçırıyorsunuz.
  16. Bagaj önemliyse direkt station wagon almak lazım. Sedan da, hatchback de yalan. SW hem daha esnek, hem daha geniş. Ceed SW çok ideal bir araba mesela. Ona bakın bence. Fazla yol yapmıyorsanız tüketim olayına da çok fazla takılmayın. Hesaba vurunca zaten yakıta ayda 20-30 lira fazla ödemiş olacaksınız, o da büyük dert değil.
  17. Microsoft'un önceden de bir Android kilit ekranı uygulaması vardı. Çok beğenmemiştim. Nedense Android'in stok kilit ekranı ve Google Now Launcher çok hoşuma gidiyor, diğerlerini sevemiyorum.
  18. Würth konsantre cam suyu katkısı güzel birşey. Sürekli kullanmıyorum ama ara sıra gördüğümde alıyorum. Şimdiye kadar hep 3-3.5 liradan aldım, 5 lira yüksek fiyatmış.
  19. Ceed diyorum ben. Leon'un da kendine göre avantajları var ama dayanıklılık ve malzeme / işçilik kalitesi bakımından Ceed daha avantajlı. Az kullanılmış temiz ikinci elini bulabilirsiniz. Hatta dizel alabilirsiniz ikinci elde.
  20. Şampuanı bilmem de, arabayı kendiniz yıkıyorsanız ucuzundan bir basınçlı yıkama makinesi almanızı öneririm. Kovadan su çekenleri var, yani hortumla musluğa bağlama gibi dert de yok.
  21. Valla şahaneymiş. Çinliler işi öğrenmişler. Diğerleri de ufaktan unutmaya başlamışlar. Eskitemeyeceğim kadar kulaklık var evde, yine de kaşıntım tuttu, gidip AKG Y10 aldım kendime. Şu arkadaş: AKG normalde pek ucuz ürün yapmaz. Bu Y serisi yeni çıkmış sanırım, gençlere yönelik bir seri. Renk renk kulaklık yapmış adamlar. İşte Beats'e filan rakip olsun diye yani. Neyse, Y10 da bunların en ucuzu. Bendeki aynı fotoğraftaki gibi beyaz. D&R 40 liraya satıyor. İnternetten alırsanız 35 oluyor. Neyse, kulaklığı alıp eve geldim. Hevesle kutusunu açtım. AKG ya, ucuz da olsa sesi güzeldir, diğer ucuz kulaklıklara göre bir farkı vardır diye düşündüm. Bir kere, kulaklık kulağa oturmuyor. Yok öyle bir fonksiyon. Kulakta durmuyor. Kulağın içine girmek için çok büyük, kulağın dışında durmak için çok küçük. Bunları tasarlayan adamın kulaklarını merak ediyorum. Yani hiç mi takıp denemediler? Nasıl bir kafadır bu çözemedim. Kulağımda biraz olsun dursun diye iyice bastırınca birkaç dakikalığına duruyor ama kulağımı acıtıyor. Yanında şu küçük süngerlerden çıktı. Onları geçirdim üzerine, onlar birazcık tutuyor da zar zor kulağımda duruyor, ama kablodaki en ufak oynamada yine kayıyor yerinden. Bugüne kadar gördüğüm en anti-ergonomik kulaklık tasarımı bu. Ürünün kutusunda hassasiyet için 124dB/W yazıyor. Daha sonra adamlara mail atmak için sitesine girip baktım, 107dB/W yazıyor. Hangisine inanacağız? Çinliler bile yapmıyor bunu, ambalajla site tutuyor çoğunda. Güya Avrupa'nın bağrından çıkmış, halis HiFi kulaklık markası AKG ama daha ürün ambalajıyla sitedeki veriyi tutturamıyorlar. Zaten ürünün sesi de ambalajdaki veriyle alakasız. Ses seviyesi kesinlikle 124dB/W kulaklık gibi değil, çok zayıf. 20 liralık Sennheiser MX80'de Windows ses ayarını %40 civarına indiriyordum, bunda %100'e çekmem gerekti duyabilmek için. Ses kalitesi ortalamanın üzerinde. Yani benim için böyle, daha iyi kulaklıklara alışmış olanlara çöp gibi gelecektir. Öyle acaip bir kalite, güzellik filan yok seste. MX80'e göre bass biraz daha güçlü, ses biraz daha doğal, ama o kadar. Xiaomi Piston 2'nin sesi herşeyiyle daha iyi mesela buna göre. Philips'in filan 40 liralık kulaklıkları nasılsa bu da aşağı yukarı öyle. AKG hiçbirşey katmamış yani. Neyse, ben şimdi zaten ihtiyacım yokken gidip bunu aldım, kazığı bile bile yedim. Üstelik DH forumda birisinin benzer şikayetlerini de okumuştum, "çocuk takmayı becerememiştir, bu firma o kadar boktan birşey yapmaz" diye aldırmamıştım. Üşenmedim, adamların merkez ofisine bununla ilgili bir mail yazdım. En başında da paramı geri istemediğimi, ürün değişimi talep etmediğimi, bunları sadece onları bilgilendirmek için yazdığımı belirttim. Oturdum aynen burada yazdığım gibi ürünün kusurlarını yazdım. Sonuna da "ben sizin yerinizde olsam bu ürünü satıştan çekerim, marka imajınızı mahvediyor" diye ekledim. Adamlardan bana gelen cevap "Sizin bölgenize oranın distribütörü bakıyor, onlara ulaşıp şikayetlerinizi onlara bildirin" şeklinde. Yav distribütör kulaklıkla harici bataryayı birbirinden ayıramayan bir firma. Onlara kulaklığın tasarımındaki kusuru anlatsam ne olacak? Ben zaten onlardan para filan istemiyorum, en azından bir okusalardı da "verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederiz, ürünün bir sonraki revizyonunda hataları düzeltmeye çalışacağız" filan deselerdi. Sanırım AKG Türklerin eline geçmiş.
  22. Hayırlı olsun.
  23. Shell'de istasyona dikkat etmek lazım. Shell Petrol AŞ. tarafından işletilen istasyonlarda sıkıntı olmuyor genelde. Ancak Shell'in başkaları tarafından işletilen istasyonları da var, onlar pek denetlenmiyorlar. Hşle hurda çok oluyor. Maltepe E5'teki Kapet buna örnektir mesela. Hırsızlık, kötü yakıt, hileli pompa filan her tür numara dönüyor orada. Hala da açık...
  24. Apple'ın karının yüksek olması normal, zira diğerlerinin orta seviye telefonlarındaki donanımı kendi rafine işletim sistemiyle birleştirip tepe seviye telefon olarak satıyor. Sadece telefon da değil, aksesuardan da para kırıyor. Kablo bile acaip kazık. Diğer tüm üreticilerin kullandığı MicroUSB kablosu 10 lira, çok kalitelisini isteyene 20 lira filan. Lightning kablosu 50 lira. İşlevi tamamen aynı, tek avantajı ters de takılabilmesi. Aradaki fark Apple'a gidiyor. Alakasız bir üretici sorunsuz çalışan Lightning kablosu üretmek istese Apple'a lisans ücreti ödüyor sattığı kablo başına. Kablo sadece bir örnek, hemen her aksesuarda durum aynı. Samsung kullanıcısı Çin'den 2$'a kablo getirtiyor, sorunsuz çalışıyor. MicroUSB açık bir lisans olduğu için kimse kimseye lisans ücreti ödemiyor, Samsung'a veya başka bir üreticiye giren çıkan olmuyor. Google'ın haberi bile olmuyor, o sadece işletim sistemini yapıp mağazayı işletiyor. Hal böyleyken tabii ki Apple piyasanın kaymağını yer, gayet normaldir. Bunun karşılığında Microsoft gidip Apple'ın çok da süper olmayan Earbuds kulaklığının renkli taklitlerini yapıp bir de bunu parayla satmayı hayal ediyor. https://www.microsoft.com/en/mobile/accessory/wh-308/
  25. Üretimden çekilmiyorlar ama WP piyasasındaki (cihaz anlamında) ağırlıklarını diğer firmalara devretmek istiyorlar. Şimdi mesela MS gidip HTC'ye, Samsung'a, LG'ye filan "WP telefon yapsanıza kardeşim, bak işletim sistemini veriyorum, donanım altyapısı zaten Android'le aynı" diyor. Onlar da Microsoft'a "Yav yapsak ne olacak, millet yine gidip Lumia alıyor, bizim telefonlar rafta tozlanıyor, uğraştığımızla kalıyoruz" diyorlar. MS bunun önüne geçebilmek için kendi cihaz çeşitliliğini kısıtlayacak. Senede en fazla 6 model çıkacakmış. Buna Hindistan filan için üretilen en düşük seviye cihazlar da dahil. Öyle bir başlayıp 5x0, 6x0, 7x0, 8x0, 9x0, 10x0, 13x0, 15x0 ve bunların bir de sonu 5'le biten ara modelleriyle doldurmayacaklar piyasayı. Bir alt seviye, bir orta seviye, bir tepe seviye, bir de phablet yapacaklar, araya da ihtiyaca göre özel 1-2 model serpiştirecekler. Yani Lumia'lar bir nevi Nexus gibi olacak. Hatta üretim işini başka üreticilere de paslayabilirler, sadece tasarımı yapıp cihazları LG'ye, Samsung'a filan ürettirebilirler.