hakancez

Iyi yapmışsınız. G213 un Turkiye fiyati sacma sapan. Amerikada G105 ten 10 dolar pahali sadece. O halde bile alinmaz bu arada....

Belirli bir fiyat aralığında bircok markanın klavyeleri hemen hemen ayni. 100 Dolar'a yaklaştıkça işlerin rengi değişiyor. 100 Dolar üzerinde ise ozellestirebilme seçenekleri ortaya çıkınca bence markali ürünler hikaye haline geliyor. Kendi elinizin ergonomisine uygun arzu ettiğiniz tuş açı ve yüksekliğine sahip klavyeler alabilme şansınız var. Cherry nin klavyeleri, Das Keyboard, WASD, Filco, Ducky veya ne bileyim Pok3r gibi bir suru secenek var. Tabii ki Türkçe layout sıkıntısı var ama sizin icin öncelik degilse bunlara bile yonelebilirsiniz. Kisiye ozel klavye isi ayri bir dunya.

G213 cok basarisiz bir klavye. Bunun yerine G105 alin gecin. Aradaki fark G105te makro seçeneği bol, G213 te ise aydinlatma var. G213te makro sanirim F tuşlarına atanabiliyor. G105 in aydinlatmasi sadece mavi renk ve fiyati yaridan daha ucuz. Bilek destegi ise cok ise yaramıyor çıkmadığı icin ise cok yer kapliyor. K55 aslinda G213 un olması gereken fiyatta. Makro var aydinlatma var. Sadece tuşları acayip gürültülü. Mekanik klavye kadar ses çıkartıyor maalesef... Giris seviyesinde bence en eli yüzü düzgün klavye G105. Klavye sessiz tum temel ihtiyaclari karsilayacak ozellikleri var... Fiyati da ucuz...

Adamlar 1080 nin fiyatını 50 Dolar aşağı indirmemek icin yoktan kart var ettiler neredeyse... Allah gözlerini doyursun

Ben satin aldığım son 3 anakartta ASRock tercih ettim. Fiyatlar cazip geldi alırken. Yorumlar filanda iyiydi. 1 sene olmuştur H110 lari satin alalı hiçbir sorun yaşamadım. Zamanında bende Asus la sorun yaşamıştım. PII zamanıydı galiba 440 LX chisetti diye hatırlıyorum.BX lerden itibaren Abit kullanmaya başlamıştım. O gün bugün Asus anakart almadım. Muhtemelen şu an en iyi kartları üretiyorlar ama elim gitmiyor...

MasterLiquid Lite 120 alabilirsiniz. Genelde 30 dolar ve az üzerinde satılıyor...

Apple uzun zamandır özellik anlamında telefon tarafında Android üreticilerinden geride. Birde uzerine fiyatları malum... Ancak bir konu var bence o önemli. Geçmişten beri anneme alışkın olduğu Samsung'un en üst modeli ne ise onu alıyordum. Telefonlar eskisine gore daha stabil vesaire ama sorun çıkıp servis yolunu tuttuğunuz da, maalesef hizmet kalitesi cok kötü. Apple tarafinda ise her problemim veya arıza cok kisa zamanda çözüldü şimdiye kadar. Bir de en onemlisi bir sekilde stabillik konusunda iPhone cok daha başarılı. En azindan bence... Eskiden en üst modeller aradaki fiyat farki büyüktü. Ancak o makas gitgide kapandi. Bana benzer fiyat aralığında Samsung a para vermek yerine Apple a biraz daha fazlasını vermek mantıksız gelmiyor. Dediğim gibi servis kalitesi bunda en onemli sebep. Buna telefon destek hatti da dahil. Annem bir ara Apple gorevlileri ile arkadas kivamina gelmişti. Android cephesinde boyle bir sey mumkun degil maalesef... Gun sonunda bir telefona bu paraları vermek bana sorarsaniz sacma ama kendime almasam esime, anneme sonuçta birilerine alıyoruz işte... Benim önceliğim servis kalitesi, müşteri desteği ve cihazın ikinci elde satilabilirligi. Benim kisisel telefonum bozuldugunda gene 1.000TL seviyesinde bir sey alırım ________________________ Bu arada bir konuyu veya ürünü sevmesek bile çoluk cocuk gibi başlığa sacma sapan tanımlamalar yapmak hos degil. ibok falan yakışmıyor....

Ben X olanını beğendim şahsen. Alır miyim almam o ayrı. Ben telefonu daha geleneksel şekilde kullanmaya devam ediyorum. Kisisel ve is sebepleri dolayisi ile bozulan telefonu attığım için pahali bir sey kullanmak istemiyorum. Cok uzun zaman GM Discovery kullandim, uzun zamandir Sok marketten aldığım Moto G4Plus kullanıyorum. Durum vahim yani. Esim ise Apple kullanıcısı. Onun bakış açısından 7 plus ile 8 plus arasinda degisiklik icin yeterli sebep yok. X olani ise acaba isareti yaratti. Birde su var tabii. iPhone lari bana sorarsaniz sacma sapan fiyatlara ikinci el satabilmek mümkün. 7 veya 7 Plus sahibi bir insan, telefonunu satıp göreceli makul fiyatlara upgrade yapabilir. Yine bu X deli gibi satar. .

Sacma sapan sözüm ona büyük bütçeli oyunların 200TL ye satıldığı DLC lerin bile 50TL oldugu bir piyasada ben 80TL verirdim. Tamamen kisisel begeni ile alakali... Ama oyun 49TL olunca söyleyecek bir sey kalmıyor

Ben dun Hellblade i bitirdikten sonra biraz bakinayim dedim. Youtube da adim adim oyunun gelistirme hikayesini yayinlamislar. Cok ilgimi çekti. Senua yi canlandiran kizcagiz meğer Ninja Theory firmasinin video produktoruymus. Cek Cumhuriyetinde sadece yüz scan i konusunda uzman bir firma tarafından dijitallestirilmis yüzü. 20 kusur bölüm var Youtube üzerinde ama bazıları cok ilginc. Teknoloji açısından. Oyunu bitirmeden seyretmemek lazım. Bence...

Hellblade bugün itibarı ile bitti. Oyunun 7-8 saat oynama süresi, sanırım benim oyun verdiğim molalar ile 10 saat civarında sürdü sanırım. Belki biraz daha fazla.. Oyunun grafiklerini çok fazla büyük yapım oynamadığım için başkaları ile kıyaslayamam ancak karakter modellemesi bence çok başarılı olmuş. Ortamlar zaten müthiş tasarlanmış. Grafikten ziyade imgesel anlamda. Oyunun hemen her adımının profesyoneller tarafından şekillendirildiği çok belli. Viking tarihi ve mitolojisi ile alakalı belli ki destek almışlar. Oyun bitince filmini seyrettim ama bu konuda bilgi verilmemiş. Viking mitolojisine meraklı bir insan olarak oyunda anlatılan hikayelere göre çevreye yerleştirilen imgeler çok dikkatimi çekti. Sadece Valravyn bölümlerini oyunun kendisi içinde mantığa oturtamadım. Sanrı anlamında müthiş bölümlerdi ancak benim bilgilerime göre Valravyn, Nordik mitolojiden ziyade daha çok Danimarka kökenli bir yaratık. Bakalım firmaya mail attım umarım cevap verirler... Yada manyak bu herif derler... Bilemiyorum... Oyunda bazı bulmacalar biraz zorlamada olsa, çözülmeyecek bir şey yoktu. Dövüşler bana keyifli geldi his olarak. Kendisini biraz tekrar etse de... 49 Liraya bence harika bir yapımdı. Tadı damağımda kaldı desem yeridir. Oyun herkese hitap etmeyecektir....

Evladiyelik mobilya almak pek benim tarzım degil. Özellikle cok oturduğum mobilyalar icin geçerli. Sehpa vesaire haric. Tabii ki ergonomi de muhim ama temizlenebilme özellikleri de benim icin ayni derece de muhim. Bilgisayar koltuğu sonucta ter ile cok hasir nesir oluyor. Belirli bir sure sonra hemen her tur kumas asindikca hafif hafif birikinti biriktirmeye ve kokmaya başlıyor maalesef. İsin mikrop tarafını da vardir da orasi pek bilmiyorum. Bu yuzden benim zihniyetimde koltuğa değiştirilmesi gerektiğinde can acitmayacak bir meblağ odenmeli veya temizlenebilir olmali...

@stardust temizlik durumu nasıl Nurus larda. Hiç yikatma veya yıkama fırsatının oldu mu. Efsafini kaybetme durumu oluyor mu?

Bende var bundan ofisimde. Evimde tercih etmedim ama alışınca güzel bir koltuktur. 4-5 sene kullandım hiçbir sorun olmadı ancak temizlettikten sonra delikli kısımlar bir miktar hassasiyetini kaybetti. sonrasında bir tane daha aldım.

Monitörleri profesyonel amaçla kullananlar haftada bir kalibrasyon yapiyorlar. En azından benim tanıdıklarım. Son dokunuşlar gün ışığı olmayan kontrollü odalarda yapılıyor. Bildigim kadari ile değişken dış ışık koşulları örneğin farkli saatlerdeki güneş ışığı ile bile sapma oluyormuş. Ben kendi monitörlerimi senede 2 3 kez kalibre ettiriyorum. Kardesim gelirken minicik bir cihaz getiriyor 10 dakika bile sürmüyor. Bildigim kadari ile 150 dolar civarina gayet başarılı kalibrasyon sistemleri var...

Bu saçma bir video olmus. Yahu ben bile Adobe Premiere de GPU nun belirleyici bir performans katkısı olmadığını bilir iken bu adamın bunun testi ile uğraşması kadar saçma bir şey görmedim. Bir fark olmuyor diye şaşırmış birde.... Avid veya Davinci gibi programları kullananlar GPU lara ehemmiyet veriyorlar çünkü ciddi etkisi var. Oturup onun testini yapsaymis bari ama orada da bildiğim kadarı ile consumer GPU lar yerine Quadro vesaire tercih ediliyor....

Bundakiler insani pek rahatlatmiyor ama... Tam emin olmamakla beraber oyundaki seslendirme bilgisayar ortamında yapılmamış gibi. Tahminen sabit bir mikrofon kurulumu yapip seslendirme yapanlar bunun etrafında dolasmislar... Normalde binaural kayitlarda muzisyen sabit durur kayıt mikrofonu özeldir. Burada tahminen oyunda arka planda konuşan iki bayanın sesleri hareketli alınmış. Bunlara oyundaki ana kahramanın sesi eklenmiş ve ek sesler mikslenmis bir sekilde. Muhtemelen en son aşamada yoğun bir bilgisayar müdahalesi olmus... Birkac yerde konuşanların yürürken çıkarttığı ayak seslerini duyduğuma eminim. Muhtemelen gozden kaçırılmış.... Manyaklık seviyesinde uğraşılmış seslerde. Adamları tebrik etmek lazım.

Yok size denedim. Ekşi sözlükteki insanlara dedim. Ne ilginç adamlar var Behzat C seyretmek için Netflix e para veren adamın zekasindan şüphe ederim. Bir de bunu Ekşi ye yazıyor. Orayı da çöp etmeyi başardılar sonunda...

Yok sansür felan.... En azından benim seyrettigim hiçbir şeyde yoktu

Muhtesem bir yapim olmuş Hellblade. Seslendirme fevkalâde. Uzun zamandir boyle muthis bir seslendirme duymamıştım. Beni acayip etkiledi. Oyunda taa Sanitorium zamanindan beri icime dokunan ender oyunlardan bir tanesi oldu.

Ben geçen aksam Blade Runner filmini seyretmek istedim. Yeni filmin fragmanını görünce gaza geldim biraz. DVD yi bulamayınca eşim gel Netflix te açayım sana dedi ve sonuç hüsran. Böyle bir klasik film arşivinde bulunmuyorsa o platform çöptur benim icin... Buna kac para veriyoruz dedim hanıma... O da memnun olmadığını söyleyince iptal karari aldik... @RFID valla ben buyuk ölçüde mutluyum Apple Music ile. Buyuk olcude diyorum cunku aradığım bir cok album yok ama diğer servislere gore durum daha iyi... Ses kalitesinden memnunum diyeceğim de benim kullandığım ekipman alışılmışın dışında. Daha alışılmış bir dinleme deneyimi için iddiali konuşmam dogru olmaz. Bu arada 3 ay deneme suresi bedava Apple Music te. Bence deneyip kendinizin karar vermesi daha dogru olur....

Arşiv anlamında daha doğrusu benim kişisel beğenim anlamında Spotify çok zayıftı maalesef. En son 200 albümlük bir listeyi baz alıp Tidal, Deezer, Spotify ve Apple Music'i karşılaştırdım. Apple Music uzak ara en yüksek oranı verdi. Liste genel olarak son derece az bilinir avantrock grupları, uç noktada modern klasik ve avantgarde jazz dan oluşuyor. Kişisel beğeni ile alakalı. Maintsream müzik dinleyen insan için sorun yok, bu servislerin tamamı mutlu eder. Ama spesifik arayışlarda aslına bakarsanız en güzeli kendi arşivinize sahip olmak.

Spotify i bende iptal ettim. Apple Music e geçtim... Oh be dedim resmen...

Netflix benim icin birkac belgesel haric hic cazip degil. Hanimda sıkıldı son zamanlarda. Sanırım gelecek ay iptal ederiz. Ken Burns belgesellerine ozel ilgim var. Bir cogu Netflix te mevcut. En cok ilgimi çeken Jazz idi onunda DVD setini ucuza denk getirip almistim. Seyretmekten keyif aldigim filmlerin tamamına yakınının DVD veya VHS si var zaten. Eşimde cogu seyin gelmediğinden veya gec geldiğinden şikayetçi. Evde Netflix vs olmasina ragmen hala torrent çekiyoruz nasil is anlamadım gitti....

Witcher yapılmayacak sanirim Hikaye bitmedi mi ya... Yapımcı siberpunk bir oyun alanında çalışıyordu en son bildiğim...