-
Mesaj sayısı
2.698 -
Üyelik tarihi
-
Son ziyareti
-
Days Won
76
İçerik türü
Profil
Forum
Blogs
Everything posted by jackjoker
-
valla benim Mazda CX 3 ile rampa demeden yardırıp gidiyorum
-
SUV almayı isteyenlere HB almalarını öneren kim? 4x2 SUV ların HB den farklı olmadığını söyledim ben. tek fark yerden yüksek. Başka ne farkı var? İkiside önden çekişli. Hatta SUV olan daha kötü yol tutuşlu olacak. eğer niyet SUV ise 4x4 lere bakılmalı dedim ben.
-
hayır bir önceki kasa. yeni kasasında istediği özellik 4x2 de var. bende fiyata yerden yüksek HP alacağına superb alsın diyorum bana sırf biraz yüksek olsun diye 4x2 almak gereksiz geliyor.
-
merhaba tavsiye etmiyorum. şirkette arkadaşım da var. yerden yüksek olması dışında bir özelliği yok. daha düşük fiyata skoda superb manuel alıp keyfinize bakabilirsiniz. hem daha az yakar hemde konfor olarak çok daha iyi bir seçenek olur. ama illa SUV olsun diyorsanız 4x2 size yerden yüksek sedan veya HB dışında bir özellik vermeyecek. 4x4 seçeneklerine bakacaksınız. onda da dizel otomatik sadece mazda da var. ama bütçenizi çok aşar. o yüzden skoda superb en güzel seçenek.
-
@ muhtemelen kullandığınız aracın sorunu var. Mazda 3 de belirttiğiniz durumlar yok. yol sesi olarak Toyo lastikden kaynaklı yol sesi var. trim sesleri olmayan araç yok ama Mazda 3 de belirgin bir trim sesi de yok. Hatta sunroof dan ses gelmeyen ender araçlardan biriydi kullandığım Mazda 3. Mazda 6 kullanmadım ama iş arkadaşım da vardı. O herhangi bir performans sorunu yaşamıyordu memnundu oldukça.
-
@ kullandığın mazda 3 model yılı nedir? neden diye soracak olursam 2. nesil mazda 3 kullandım uzun süre ve yalıtım olarak çok memnun kaldım. aynı araç şuan Hakan da hatta. Yeni 3. nesil mazda 3 ler daha da sessiz. Kullandığınız araç nasıl kullanılmış öncesinde? ön takımlar ne durumda? süspansiyonları serttir mazdaların ama sönümlemesi de iyidir. genelde yol seslerinin ana nedeni kullanılan lastikler de oluyor çoğu zaman. Özellikle Toyo lastikleri sert hamur dolayısı ile daha çok ses alır. benim eski mazda 3 de yazlık lastikler toyo idi ve yol sesi geliyordu. conti kışlık lastik taktığımda sıfır yol sesi durumuna gelmişti mesela.
-
mazda evet sorunsuz genellikle. özellikle diğer markalar ile karşılaştırılısa sorunsuz. illa ki yuzde yuz denemez elbette ama marka bazlı konuşursak binlerce liralık masraf çıkaran ve şikayet eden yok denecek kadar azdır. eskiden de böyleydi şimdide değişmedi. hatta sigortası bile diğer araçların yanında daha uygun. sebebi de kaza istatistiği az olduğundan pirimleri daha uygun çıkıyor. herhangi bir sigortadan sorgulatabilir markayı tanıdığınız varsa.
-
Amerikan Patent merkesi Mazdanın aralık 2015 de yaptığı başvuruyu kabul ederek 24 Mart 2016 tarihinde Mazda RX-VISION Engine patenti olarak yayınladı. Buna göre Mazdanın meşhur Rotary motorunun yeni versiyonu da gün ışığına çıktı. US 2016/0084158 A1 numarası ve "Rotary Piston Engine Mounted on Vehicle" SKYACTIV-R motoru olarak adlandırılacak motor eskisine göre 180 derecelik ters açıda konumlandırılacak. Egsoz manifolt'u yukarıda emme manifoltu aşağıda olacak şekilde bir düzen geliyor. Bunun iki sebebi var. Emme manifoltu aşağıda konumlandırılarak uzun tutulacak ve bu sayede performans artışı sağlanacak. Egsoz manifoltunun motorun yukarısında konumlandırılması da tahliye edilecek egsozun daha kısa sürede atılması ve turbo back denilen düzenin daha kısa mesafede olmasını sağlayarak performans artırılacak. Elbette egsoz manifoltunun yukarıda olması Turbonun da motorun üstünde olacağını gösteriyor. Kaynak: http://www.autoevolution.com/news/new-mazda-rotary-engine-presented-in-patent-application-106139.html# PDF de detaylı patent açıklamasını okuyabilirsiniz. new-mazda-rotary-engine-presented-in-patent-application-106139.pdf Mazda RX serisi çok sevdiğim bir seriydi. Yeniden doğacağı kesinleşti.
-
shifttronic klasik tork konvertörlü şanzımandır.
-
bu arada bir bilgi vereyim. arkadaşımın seat ibiza 1.2 TSI aracının DSG Mechatronic ünitesi arıza yaptı. bu meşhur DSG arızalarından biridir. Doğuş'a sorduk ve garantisi olmayan ( 2011 model ) bir aracın Mechatronic ünitesinin değişimi ne kadar masraf çıkarır dedik. 18-19 bin lira arasında fiyatı olduğunu söylediler. İyi niyet garantisine girerse ki ( daha önce aynı aracın DSG Kavraması değişti ) yinede epey bir ücret ödeyecek. Peki Mechatronic nedir ve meşhur DSG arızası nasıl olur? Mechatronic aslında bir beyindir. Aracın yol şartlarında, hıza, yolun eğimine vs göre durumlarda hangi kavramayı seçmesi gerektiğini sağlayan ünite. Şanzıman yol durumlarına göre 1. veya 2. kavramadan herhangi birini seçer ve bunu sağlayan da bu ünitedir. Bu değişimi klasik yağ basıncı prensibine göre yapan ve kontrolünü sağlayan ana kontrol ünitesidir. Bazen bu yağ yoğunlaşarak basınç kaçırmaya başlar ve yoğunlaşmadan dolayı Mechatronic ünitesinin sensörlerini oksitlenmesine neden olur. İlk başlarda basit bir sensör arızası gibi görünen hata, zaman içinde beynin tamamen çalışmamasına sebep olur. İşte bu durumda Mechatronic ünitesinin değişmesi gerekir. Bu kimi araçta 1000km de kimi araçta 30 bin km de meydana geliyor. Zamanı kestirilemiyor. Özellikle çok soğuk ve çok sıcak ısı farkının olduğu bölgelerde bu risk biraz daha fazla. VW 2014 de yayınladığı bültende 2013 ve üzeri model araçların içindeki sentetik şanzıman yağını mineral şanzıman yağı olacak şekilde değişime çağırdı. Ancak çözüm oldu mu? kısmen. Çünkü mineral yağ daha zor yoğunlaşan bir yağ. Dolayısıyla basınç kayıpları biraz daha az. Kısaca VW o kadar çok araç o kadar çok DSG üretimi yaptı ki, tüm araçları çağırsa firma trilyonlar kaybeder. Bir diğer DSG arızası ve en çok karşınıza çıkacak arızada kavrama gitmesi. Örneğin benim eski aracın kavraması 30bin km de değişmek zorunda kalmıştı ki forumdan beni bilirler ne kadar hassas ve dikkatli kullanırdım. Mantık basit. Manuel şanzıman da baskı balata neyse DSG de ki kavrama da aynı şey. Üstelik DSG de iki kavrama var ve biri gitse ikiside değişmek zorunda. çalışma mantığı aynı. Birinde siz kontrol ediyorsunuz birinde DSG Mechatronic. Ancak kuru kavrama denilen 7 ileri DSG lerde bu kavramaların değişim aralıkları çok kısa ve masraflı. ( bana 4000 lira masraf çıkarmıştı ) Problem kavramanın zaman içinde eskimesi ve işlevini yitirmesi. En büyük belirtisi 1. vites de kalkışlarda hafif titreme ile başlar. Geri vites de titreme daha belirgindir. Zaman içinde 1 den 2. vitese geçerken titreme daha belirgin olur ve işte o noktada artık yakıt tüketimi artmış, konforunuz azalmış ve aracın hızlanması garip derece de zayıflamıştır. Servise gidersiniz ve daha siz araba tit... dediğiniz an kavramanız gitmiş cevabı alırsınız. Diğer markaların çift kavramalarıda benzer arızalara yol açar. Geri dönüş VW kadar olmadığı için sanki öbür markaların çift kavraması sorunsuz izlenimi vardır. Aman diyim yanlış yanılmayın. Kısaca, DSG güzel bir teknolojii ancak olgunlaşması için daha zamanı var. Bizler ilk pilot ve tester dönemini yaşıyoruz ve farkında olmadan VW ye büyük bir ARGE sağlamış oluyoruz.
-
benim bildiğim ssd de zaten sorun oldumu tüm veriler gidiyor. dosyalar kurtulamıyor. o yüzden raid 0 yapmanın herhangi bir kaybı yok diye düşünüyorum. her halükarda zaten sorun yaşadığında dosyaları kaybedeceksin.
-
ZF zaten en iyisi. Özellikle performanslı kullanımlar için tercih ediliyor. En kötü özelliği alışkanlık yapabilmesi. Biraz komik gelebilir insanlara ancak bir aracın karakteristik yapısını şanzıman belirliyor. Vites geçişlerinde ki his ve motorun yola verdiği gücün aktarılışını izlemeniz aracın iyi ya da kötü olmasını etkiliyor. ZF bu açıdan garip bir şanzıman. Seven çok seviyor. Tork Konvertorlu şanzıman kadar dayanıklı. Ama DSG gibi çift kavramalılar kadar da hızlı. Üstelik sorunsuzluğu da meşhur. Keşke diğer araçlarda da daha sık görebilsek ama çok pahalı bir şanzıman olduğundan dolayı yaygın değil. Tecrübe etmeniz iyi olmuş. Alışkanlık yapmasın dikkat
-
çift kavramalı şanzımanlarda kuru kavramalı olanın tork dayanamı düşüktür. tork'u yüksek olan güçlü motorlarda tercih edilmez. ancak ilk alımda ucuz bakım maliyetleri çok yüksektir. ıslak kavramalı olanda ise tork dayanımı daha yüksektir. ancak ilk alım da daha pahalı ve maliyetlidir. bakım maliyetleri ise kuru kavramalı olandan daha pahalıdır. bundan dolayı üst kademe araçlarda tercih edilir. tork konvertorlu şanzımanların tork dayanımı çok yüksektir. bu yüzden güçlü motorlarda tercih nedenidir. maliyeti ucuz ve bakım aralıkları uzundur. ancak yakıt tüketimi ve performansı çift kavramlılar gibi iyi değildir.
-
sokak fotoğrafçısının en büyük hayalidir hindistan.
-
@@T800 Ellerine sağlık güzel yazmışsın. Bende i7 6700k da ilk aldığım da bazı oc denemeleri yaptım. Senin kullandığın 4700mhz denemedim ama çekirdek voltajı 1.280v olarak 4500mhz de stabil ve ısınma problemi yaşamadan kullanabiliyorum. 4500mhz de günümüz de ki her uygulama ve işlem için bana fazla fazla yetiyor. Hoş oc yapmadan da yetiyor o ayrı
-
@@kHanTW sunroof olmadığını nerden çıkardın? var. ama mazda türkiye getirmiyor. avrupa / amerika / uzakdoğu da satılanlarda var.
-
dacia'nın 68 olduğu bir ülkede 100 kaada cx-3 bedava derim ve witcher a kaçarım c ya later an anathore vörld
-
@@MaverocK hocam ben mazda 3 de kullandım şuan kullandığım SUV da mazda. aynalar konusunda standartında araç kilidine entegre edilen bir sistemi yok ancak yeni araç yazılımı ile aracın kilidine entegre edilebiliyor. manevra kabiliyeti konusunda bir yaklaşımın var ama açıkcası anlamadım aracın manevra kabiliyeti gayet yeterli. iki aracı da tecrübe etmiş olarak ben park ederken veya manevra yaparken hiç zorlanmadım. otomatik vites için dsg ile yakın hızda ve konforda olduğunu bir başka başlıkta belitmiştim zaten. ancak otomatik vites ile motorun uyumsuz olduğu konusuna katılmıyorum. öncelikle mazda 120 beygir kullanıyor ve motor da turbo yok. atmosferik araçlarda turboşarj olan arabalarda ki gibi bir kick down yaşayamazsınız ya da ivmeleme öyle belirgin değildir. daha lineer gider. klasik tork konvertörlü ve atmosferik bir araç ne veriyorsa mazda 3 de onu veriyor. ne eksik ne fazla.
-
@@cherqes ankaradayım ve bende aynı yolları kullanırım sabah ve akşam. ( belki karşılaşırız ) ankara bug'larından birini söylemişsin zaten. bu eskiden beridir böyle. ankara'nın sol şeriti diğer şehirlerin sağ şeriti mantığında akar. genelde en sağ şerit boştur ve akıcıdır. ben mesela eskişehir yolunda hep sağ şeriti kullanırım ve sol şeritte bekleyenlere el sallarım ankara bu konuda çok saçma salak bir şehir yani. istanbulda daha stressiz araba kullanıyorum ben. en azından trafik olsa da şerit mantığını koruyor şöförler.
-
neden ZF-8HP şanzıman. şimdi diyeceksiniz bu ne? aslında kağıt üzerinde çoğu kişinin duymadığı ama fikrimce tam otomatik şanzımanlar kadar iyi ve sorunsuz olan bir şanzıman. artısı DSG hızında vites değişimleri. peki ne bu zamazingo? ZF - 8HP nedir? ilk olarak BMW araçlarda kullanılmaya başlanıldı. boyuna yerleştirilen motorlarda yani klasik arkadan itişli motorlarda tercih ediliyor. yüksek tork dayanımı ve 8 vitesli olmasından kaynaklı düşük yakıt tüketimi vaad ediyor. iki dişli arasında ki geçiş mili saniyeler sayesinde gerçekleşiyor ve bu da dsg ile yarışabilir düzenek sağlıyor. handikapı sadece boyuna yerleştirilen motorlarda kullanılabiliyor. ya da 4x4 motorlarda. ancak yatay yerleşimli motorlarda da bunun bir başka modeli ZF-9HP bulunmakta. bir diğer hangikapı ise çok pahalı bir şanzıman. bu yüzden de çok üst seviye araçlarda görebilirsiniz ( orta ve ileri seviye bmw araçlarında kullanılıyor ) ZF-8HP kullanan marka ve modeller. 3.1Aston Martin 3.2Audi 3.3Bentley 3.4BMW 3.5Chrysler 3.6Dodge 3.7Iveco 3.8Jaguar 3.9Jeep 3.10Lancia 3.11Land Rover 3.12Maserati 3.13Ram Trucks 3.14Rolls-Royce 3.15Volkswagen daha fazla bilgi için https://en.wikipedia.org/wiki/ZF_8HP_transmission ZF-9HP kullanan markalar 5.1Acura 5.2Chrysler 5.3FIAT 5.4Honda 5.5Jeep 5.6Ram Trucks 5.7Land Rover daha fazla bilgi için https://en.wikipedia.org/wiki/ZF_9HP_transmission
-
aslında bu konuyu biraz detaylandırıyım neden tam otomatik vites? 1: tork konvertörlü şanzıman ile motor arasında flex plate isminde bir esnek bir plaka bulunur. bu plaka motor ile birlikte aynı senkron da döner. manuel vites de volan mekanizmasını duymuşsunuzdur. aslında aynı işlevi görür. motor devrinde ki değişimlerden tork konvertörünü koruyan plaka budur ve konverötörün zarar görmesini engeller. bundan dolayı ömrü bazen arabanın diğer mekanik parçalarından çok daha uzundur. 2: MCP ya da DSG şanzımanlara göre en büyük avantajlarından biride geriye kaydırma yaptırmamasıdır. çünkü motor rolantide de olsa şanzımana bir giriş torku her daim uygular. bu tork sayesinde araç ileri atılma eğilimindedir. siz frene basmasanız bile yokuşta geriye kaydırmaz. 3: MCP veya DSG türevlerine göre diğer avantajı da şu. çift kavramalı şanzımanlarda sıralı dişli sistemi vardır. tork konvertörlü şanzımanda ise merkez etrafında dönen gezegen dişli mekanizması vardır. ortada mekanik bir bağlantı olmadığı için farklı dişli setlerinin güneş dişlisi etrafında dönmesini engelleyen mekanizma sayesinde çıkış torku istenilen şekilde ayarlanabilir. bu da günümüzde hızlı vites değişimlerini sağlar. özellikle 4 - 5 - 6 vites geçişleri çift kavrama ile yarışacak kadar hızlıdır. bu yüzden günümüzde tork konvertörlü şanzımanları yakıt tüketimlerinde ciddi yol katetmişlerdir. 4: tork konvertörlü tam otomatik şanzımanın diğer bir avantajı da yüksek tork dayanımını absorbe edebilmesidir. bu yüzden özellikle torku yüksek dizel araçlarda tercih nedenidir. 5: debriyaj yoktur. bu yüzden kavrama problemleri de bulunmaz. herşey yağ ve yağ basıncı prensibine göre işler. çift kavrama ya da otomatikleştirilmiş tek kavramalı sistemlerde ki gibi kavramayı yedim, baskı balata eridi gibi tabirler bu şanzımanda olmaz. o yüzden ömrü en uzun şanzıman budur. dezavantajları ise; tork konvertörlü şanzıman yağ basıncı prensibine göre çalışır. bu gücün aktarımı sırasında bazı kayıplar olur. yani motorun gücü tam olarak lastiklere aktarılmaz. çok az bir kayıp vardır. bu kayıp ortalama %2 civarındadır. güç hidrolik prensibine göre aktarıldığından bu tarz bir kayıp doğaldır. manuel vites ve / veya dsg gibi mekanik aktarım sağlayan şanzımanların en büyük avantajı motorun gücünün tamamının lastiklere aktarılmasıdır. yani kavrama sistemi olan şanzımanların en büyük dezavantajı olan mekanik aktarımı, motor verimliliği söz konusu olduğunda avantaja döner.
-
anlatmak istediğimde buydu zaten. eski bir dsg kullanıcısı olarak kelimesi kelimesine katılıyorum. sorun yaşamıyorum diyen çok net sorun yaşıyordur farkında değildir sadece. geçen aylarda elime dsg şanzlımanlı bir ibiza geçti. kendi aracımın kavramasını değiştirmek için doğuşa vermiştim. neyse kullanmaya başladım. daha kalkar kalkmaz bana verdikleri aracın da kavramasında problem hissettim. bariz bir sıkıntısı vardı. o zaman karar verdim dsg de sorunsuz araç sadece galeriden çıktığınızda ki ilk bir kaç bin km de
-
yıllardır bende araba kullanıyorum. neredeyse her şanzıman da tecrübem olmuştur. DSG'nin iyi olduğu yanı sunduğu hızlı vites geçişleri. bu konfor ve tüketim olarak olumlu ama sorun yaşandığında kafanızı duvara vuracak türden bir şanzıman. ve sorun yaşanacak. sorun yaşamıyorum diyenin aracında da sorun vardır. sadece kendisi farkında değildir. bu konuda tartışmam. her yerde yazılıp çiziliyor ve DSG de ki sorunlar biliniyor. en yakın örnek sunayım. bir arkadaşın aracında dsg si arıza yaptı. 28 bin lira fatura çıkardılar. adam ödeyemediği için doğuş da uzun süre yattı araba.
-
DSG pişmanlıktır hemde oldukça büyük pişmanlıktır. DSG de sorun yaşamıyorum diyen illa ki bir gün yaşayacak. çok gördüm bende sorunsuz dsg var diyeni. araca binip biraz gitmeye başlayınca sorunları başlıyor ama farkında değil o şekilde kanıksamış. normaldir dye o şekilde kullanan çok var. kuru çift kavrama dsg lerin hepsi hatalı üretim. bu yüzden yurt dışında 10 yıla kadar garantiye sokuluyor bu şanzımanlar. sadece bizim ülkemizde garantiye girmiyor. araca inanılmaz dikkatli davranıp hassas olan bende bile 28 bin de kavramam değişti DSG de. o şekil hesap edin gerisini.