Makaan

Sanırım hata Warren Beatty ye best pictures yerine best actress kağıdının verilmesi nedeniyle oluyor. O da Emma Stone un altında La La Land i görünce onu anons ediyor. İnsanlık hali tabi ama böyle büyük bir organizasyonda olmamalıydı.

Ben çok beğendim BF1 i. Çoğu zaman Assault takılıyorum. Mayın çok etkili, silah olarak da Hellriegel. Diğer seçimim Support ve mg15 mi ne en çok mermisi olan gerçek lmg. Bence oyunun en keyifli silahlı Martini. Oyunda yenileceğimiz kesinse ya da takım çok kötüyse hemen buna geçiyorum. Sesi, vurma hissi muazzam keyifli. BF1 demo çıktığında hiç beğenmemiştim, ama şimdi anlıyorum içki adamlar demoya nedense en kötü haritayı koymuşlar.

Yeni haritalar nasıl ? BF4 de premium pass alıp çoğu zamanımı orijinal harikalarda geçirmiş ve en çok onları sevmiştim. O nedenle BF1 de premium pass almadım. O nedenle soruyorum, alsam mı ki ?

Kaç gündür soiler nedeniyle girmiyordum. Dün izledim artık bu konuya girebilirim Benim en büyük çıkarımım "filmler hakkında çok büyük beklentiye girmeyeceksin" oldu. Sağda, solda, burada film bu kadar beğenilince ben de çok büyük beklentiye girmiştim. Filmi beğendim ama izledikten sonra "mutlaka izlenmeli" diyemem. Genel olarak öykü filme sığamamış, maalesef günümüzde ticari kaygılarla bir "Son İmparator" gibi süreler elde edilemiyor ki yönetmen, senaristin yazdığına göre kafasında kurduğunu filme aktarabilsin. OK boşlukları izleyici dolduruyor ama gerçekten çok hızlı geçilmiş Louise in dili öğrenmesi, zamandaki bu geniş bakış açısını hemen alhılayabilmesi bir anda olup bitiyor. Bu hafta bu sefer eşimle tekrar izleyeceğim. Belki 2. izlemede daha çok keyif alabilirim.

Tablet kampanyasının içeriğini tam bilmiyorum ama Apple TV kampanyasına sadece apple tv veriliyor diye bakmamak lazım. Evet Apple TV işin en önemli kısmı ama bu kampanya aşağıdakileri de içeriyor 1 - Turkcell TV+ : Apple TV üzerinden izleniyor ve kotadan düşmüyor 2 - Turkcell cep telefonunuzda 5GB a kadar ücretsiz Turkcell TV+ izlemek. Bunları da değerlendirerek karar vermek lazım. Turkcell TV ye ihityacınız yok, apple cihaz kullanmıyor ve apple movies gibi şeyler ilginizi çekmiyorsa bence 20 TL ekstra vermek anlamsız.

Apple TV kullanmadan önce benim de mantığım "bu cihaza ne gerek var ki Çin malı envai çeşit andorid box daha iyisini yapmıyor mu ? " idi. Açıkçası halen de öyle Ben superonline fiber kampanyası ile bedavaya edinmiş oldum o nedenle gidip parasıyla android box almadım. Ne işime yarıyor kısmına gelince : - Daha önce popcorn hour A-210 media player kullanıyordum, çözemediği oynatamadığı şey yoktu. (4k hariç ki 4k TV'm yok zaten). Apple TV gelince infuse pro programını aldım ve böylece NAS da duran dizi ve filmleri Apple Tv üzerinden izliyorum. - Eksileri : Bluray formatında olanları oynatmıyor. Yani şu klasör şeklinde inenleri, anlamışsınızdır. - Artıları : Coverları gidip internetten çekiyor, çok güzel bir görsel media player şeklinde sunuyor. Popcornun bendeki modelinde bu özellik yoktu, film ve diziler bir file browser formartında görünüyordu. Altyazıları opensubtitles.org dan indiriyor, dolayısyla altyazı bul, ismini dosya ile aynı yap uğraşısı bitti. Ancak elbette bunun da dezavantajı altyzı uygun değilse bir gecikme ayarlayım diyemiyorsun. Popcorn hour da bu özellik vardı. - Apple movies güzel, buradan kızımla izlemek için film alıyorum. ANCAK 2 hafta önce Netflix de 1 ay deneme üyeliği açtım ve bence bu servis apple movies e göre daha iyi ve daha hesaplı. - Bunlar dışında elbette superonline turkcell tv+ var ama oradaki görüntü Türkcell TV+ ın orijinal kutusuna göre çok çok kötü. açıkçası çamur gibi bir görüntü oluyor apple tv de. Televizyon pek izlemediğim için sorun olmuyor ama TV yoğun kullanacaklar için apple tv li paket kötü bir çözüm. Bunlar haricinde ipad, iphone görüntü aktarımı olayı var ama o da kırk yılın başı bir fotoğraf felan baktam için, açıkçası çok gerekli değil. Sonuçta ben halen android box ların daha iyi olabileceğini düşünüyorum ama apple ekosistemi arayanlar için zaten tek alternatif apple tv.

Kötü oldu bu zaten ülkede iyi olan ne varsa bitiyor.

Çok güzel bir konu. "Film sahneleri" kadar ilgi çekici. İlgilenenler için şu site de oldukça başarılı : http://rarehistoricalphotos.com/

BF1 de gruba katılırım. Genelde akşam 22 den sonra boşum ama bu hafta 20 den sonra da girebilirim. Whatsapp grubundan da haberleşebiliriz.

Bu çok iyiymiş.

Man in the high castle 2. Sezona başladım. İlk sezon ilk bölümler çok iyiydi güzel bir senaryo savaşı Hitler kazansaydı öyküsü bir dolu yeni öykü çıkarabilirdi, ama olaylar giderek sapıtmaya başladı bir nevi "Lost" laştı dizi. Hani izliyorum hala ama gidişattan şüpheliyim lost a bağlayacak iyice dağıtıp saçmalayacak gibi.

Bu elbette gerizekalılık felan değil. Maalesef. Keşke gerizekalılık olsaydı. Bu devletin parasının yancı şirketlere peşkeş çekilmesi başka bişi değil. Geliyoo değil hulooooghhh olsaymış cuk otururmuş.

Holywood remake ini izlemedim bu puana izlemem de orijinali varken. Orijinal OldBoy muhteşem bir film mutlaka izlenmeli. http://www.imdb.com/title/tt0364569/

Ben de çok ağlarım Bu film de bir miktar ağlatıyor ama çok değil. Duygu sömürüsü yapmıyor, aslında çoğu kısmı eğlenceli Ben ağaladığımdan daha çok güldüm bu filmde. Ağlatma endeksine (olmalı böyle bir endeks ) bir Fault in Our Stars değil, o muhtemeşem bir film olmasına rağmen epey ağlatmıştı

Hafta sonu bu filmi izledim çok güzeldi, tavsiye için teşekkürler.

Ben anahtarsız girşte hiç böyle bir sorun yaşamadım. 3 aydır bir kere bile açmamazlık etmedi. Arabaya yaklaşınca önce dikiz aynaları açılıyor, ardından elimi kapıya yanaştırınca (hangi kapı olduğu fark etmiyor, bagaj kapısı dahil) kilit sistemi açılıyor. Daha bir kere bile elimi anahtara götürüp düğmesine basmadım kapıyı açmak için. (başkası girsin diye uzaktan açmalar hariç)

Sedan değil de hatchback modelini 3 aydır kullanıyorum. Sanmıyorum ki Sedan da farklı yapsınlar. - SS olayında ben de benzer şeyleri yaşadım. Yokuşta ayağınızı frenden komple çekerseniz motor devreye girene kadar araba geri kayıyor. Motor devredeyse elbette kayma yok. Ancak bu kullanıcı için öğrenilen bir durum örneğin ben artık freni komple bırakmıyorum, ayağımı frenden biraz kaldırınca (halen kaymayacak kadar frene basılı durumda) motor çalışıyor. Yani demek istediğim ayağınızı frenden komple kaldırmanıza gerek yok motorun çalışması için, baskıyı azaltınca motor çalışmaya başlıyor. - Anahtarsız girişte bende hiç sorun çıkmadı, .çok güzel bir özellik, daha önce kullandığım Fluence ve Latitude de daynı özellik vardı. Yani Renault bu konudaki deneyimi yeni değil. durum sizin araçtaki bir problem olabilir, servise danışmanız en doğrusu. - Benim araçla ilgili çok ufak sıkıntılarım : 1- Seyir halindeyken sigorta kutusundan devreye girme çıkma sesi geliyor, hani bilen vardır, röle açma kapama sesi gibi. Neye istinaden yapıyor çözemedim belli bir durumda yapmıyor. Şirkette aynı aracı kullanan herkeste aynı ses var. 2- Kalorifer sıcaklık ayarı rezalet. Otomatik klima benimkisi ancak örneğin dışarısı 0 derece, ben de klimayı 25 C ye ayarlamışım, yine de serin üflüyor ki içerisinin 25 derece üzeri olması mümkün değil. Mecbur dereceyi Hi ye getiriyorum, bu sefer de çok sıcak üflüyor, bir türlü ortasını bulamadım, başya çok sıcak üfletim ardından sıcaklığı tekrar 25, 25.5 gibi bir değere getiriyorum, bir süre serin üflüyor. Bu döngü böyle sürüp gidiyor 3- Aldığımdan beri 3 kere start stop sistemi stoptan sonra starta geçmedi. START düğmesine basıp yeniden çalıştırdım motoru. Tüm bunların dışında araçtan çok memnunum bence Renault bu sefer yapmış.

@ vereyim ben de siparişi

Ciddi misin ? Ne özelliği var ?

Çok güzel bir konu olmuş. Son zamanlarda izlediğim Frank'in son sahnesi, çok hoşuma gitti. Şarkıyı da bir süre Spotify da sıklıkla dinler olmuştum.

Batı medeniyetinden uzaklaşma isteğinin bir başka uygulaması. Devlet gerekli olan bir çok alanda çalışma yapacağı yerde böyle saçma sapan şeylerle uğraşıyor.

Multipayer oynamayacaksanız ki oynamayacağınızı söylemişsiniz psn almanıza gerek yok. PSN bedava oyun veriyor falan diyen olacaktır ama çoğu saçna sapan zaten oynamayacağınız oyunlar. Değmez yani.

Yurtdışına çıktın, girerken aldığın kilo kadar vergi verilmeli. Sonuçta yurtdışında yemiş içmiş döviz kaybına neden olmuşsun, bunun bir cezası olmalı.

"Bakanım hala s.kemediğimzi bir % 2 lik kesim var, bir hal çaresi bulun onları da s.kelim." İlk etapta 30 euro, sonrasında komple yasak. İyi de koçum yine s.kemeyeceksiniz ki, almayacağım ülkenizden. 28 Dolara sketchers aldım, Türkiye de 329 TL. Ya ben zaten o ayakkabıyı s.ktin sene 329 a almayacağım ki. Neyin haksız rekabeti. Burada 570 TL olan montu 40 USD le aldım yine aynı şekil, o montu burada 570 TL ye almayacaktım. gider pazardan alırım yine sizden almam. Yurtdışına çıktığımda yükleneceğim bu durumda. Din beyinli ilkel mahlukatlar.

Her gün tüm ülke hep bir ağızdan buradan git diyor. Gerek bombalarla, gerek alınan kararlarıyla, gerekse içinde yaşadığım halkın cehaletiyle.