Leaderboard


Popular Content

Showing most liked content on 08-11-2023 in all areas

  1. 11 likes
    Güncelleme yapayım. Uzun araştırmalar sonunda kaliteli denileblecek 20$'a Veepeak Bluetooth OBD2 cihazını ve 50tl'ye de Google play store'dan Car Scanner programını satın aldım. Daha profesyonel yada daha kullanıcı dostu başka alternatifler de var ama en ekonomik çözüm buydu. "Veepeak OBDCheck BLE" https://www.veepeak.com/product/obdcheck-ble/ "Car Scanner ELM OBD2" https://play.google.com/store/apps/details?id=com.ovz.carscanner Bluetooth Obd cihazı ve program diğer onlarca türevleri gibi hata okuma/silme sensör verilerini gösterme gibi fonksiyonlar da sağlıyor. Fakat bu programın avantajı VW grubu araçlara long coding desteği vermesi ve bunu 50tl gibi çok uygun bir fiyata sağlaması. Benim asıl ilgilendiğim nokta da burası. Long Coding'i biraz açıklayacak olursak; Modern araçtaki hemen hemen her elektronik modül birbiri ile bir veri yolu(CAN BUS) üzerinden haberleşiyor ve bu modüller genelde yine bu veri yolu üstünden programlanabiliyor. Özellikle büyük üreticiler masrafları azaltmak için çok geniş yelpazedeki araçlarında genelde aynı elektronik modülleri kullanıyorlar ve her bir marka, model ve paket için yeni bir modül kullanmaktansa bu modülleri yazılımsal olarak programlayarak donanımları sınıflandırıyorlar. "Programlanabiliyor" derken firmware yazmaktan bahsetmiyorum. Bu modüllerin bir çoğunun genelde birkaç byte uzunluğunda kendilerine özgü programlanabilir ayar seçenekleri var ve önceden tanımlanmış her bir bit modülün fonksiyonlarını tanımlıyor. Long coding ile biz bu bitleri byteları değiştirerek modüllerin önceden belirlenmiş fonksiyonlarını değiştiriyoruz. Tabi hangi byteları bitleri değiştireceğimizi önceden bilmemiz gerekiyor. Burada da internetin gücü öne çıkıyor. Genelde long coding sağlayan yazılım ve donanımlarda temel fonksiyonlar ön tanımlı seçenek olarak geliyor. Siz bitlerle bytelarla uğraşmıyorsunuz, menüden müdahele etmek istediğiniz fonksiyonu seçiyorsunuz, gerisini yazılım hallediyor. Car Scanner programı da Long coding olayının büyük kısmını kendi hallediyor ama yine de dikkatli olmak gerekiyor. Bir değişiklik yapmadan önce bütün modüllerin ön tanımlı ayarlarınının komple yedeğini almakta fayda var. Bu yedekleme işlemi biraz uzun sürüyor ama değer. Yedek almasanız bile program kodlama geçmişi tutuyor, sonra o listeden girip yaptığınız değişikliği geri alabiliyorsunuz. Bazı opsiyonlar için şifre gerekiyor, her modülün belli şifreleri var. Car Scanner programı bu kısmı da kendi hallediyor. Benim ilk kodlama denemelerim başarısız oldu, cihaz program çalışıyor gibi görünüyor ama kod değiştirmeye kalktığınızda yazma hatası veriyordu, meğer bazı long coding ayarları için kaputu açmak gerekiyormuş. Mecaz yapmıyorum, kaput kapalı iken read-only oluyor sistem. Car Scanner programının sunduğu hazır seçenekler ile; Otomatik uzun farları aktive ettim. Henüz tam test edemedim ama en azından menüde çalışıyor gibi görünüyor. Ekleme: Test ettim çalışıyor. Hız tabelası okuma özelliğini henüz çalıştıramadım, Car Scanner'ın hazır ayarlarında araçtaki kamera modülüne (2q0) özgü hız tabelası okuma ayarı bulunmuyor. Ekleme: Benim araçta bulunan 2q0-980-653 kamera modülünde bu özelliğin aktifleştrilmesi için swap code işlemi gerekiyormuş. Car Scanner'ın henüz bu modül için swap desteği yok. Araç çalışırken kumandadan kapıları kilitlemeye izin vermiyordu, bunu değiştirdim. Arabayı ilk kullanmaya başladığım gün öğrendiğim ve çok canımı sıkan özellik buydu. Motor çalışırken kapıları dışarıdan kilitleyemiyorsunuz. 1 dakika fırının önünde durup ekmek alayım derseniz ya kapıları açık bırakacaksınız yada mecburen kontak kapatacaksınız, çok gıcık. Bunu kapattım çok güzel oldu. İsterseniz motor ve kapılar kapalı iken anahtar aracın dışına çıktığında kapıların otomatik kilitlenmesini de aktif edebiliyorsunuz. Ben gerek görmedim ama böyle bir seçenek de var. Anahtardan unlock tuşuna basılı tutarak camları açma özelliği vardı ama camları kapatma yoktu, bunu da ekledim. O camları kumandadan açabiliyorsam kapatilmem de lazım arkadaş, neyin kafası bu? Program içinde hazır seçeneklerde elektrikli bagaj kapağını araç içindeki düğmeden yada anahtar üstündeki düğmeden açmanın yanı sıra kapatma opsiyonu da var ama ben çalıştıramadım. Güvenlik endişesi nedeni ile bu seçeneği tamamen kaldırmış olabilirler, çünkü bagaj kapağı biraz agresif, yakalarsa çocuk evcil hayvan falan sıkıştırma potansiyeli yüksek. Yarı sinyal sayısını 3'den 5'e çıkardım. Sinyal kolunu yarım bastırıp bıraktığınızda 3 kere sinyal verip kapanıyordu. 3 bana az geldi, onu izin verilen en yüksek değer olan 5'e çıkardım. Bu ayarın ekran görüntüsünü de fikir vermesi açısından ekliyorum. Araç kapanıp açılınca klima ayarlarında hava sirkülasyon seçeneğinin son ayarını hatırlamıyordu, her arabayı çalıştırdığınızda yeniden açmak gerekiyordu, bunu değiştirdim. Şimdi en son ayar ne ise o şekilde çalışıyor. Auto start/stop kapatma modunu henüz yapmadım, en azından şimdilik klima sürekli açık olduğu için gerek olmuyor, kışın bakarız. Start/Stop için gerekli akü voltajı limitini yada motor sıcaklığı limitini değiştirerek start/stop'u kalıcı olarak devre dışı bırakabiliyorsunuz. Ekleme: Start/stop zaten çalışmıyor. Önceki sahibi devre dışı bıraktırmış herhalde. Ölçü birimlerini metrik yaptım. Araç US spec olduğu için mile/galon standart olarak geliyor. Ölçü birimlerini değiştirme normalde aracın menüsünde var ama artık yasal bir zorunluluk mu bilmiyorum ama tam bir dönüşüm yapmıyor,. Siz ayarlardan km'yi seçseniz dahi Km yanında mili de göstermeye devam ediyor ve bu gıcık bir durum çünkü ekranda sürekli 2 adet farklı hız değeri görünüyor. Fakat long coding ile değiştirince tam değişiyor. Bagaj kapağı üstündeki decoratif park lambalarını gündüzleri fren lambaları ile birlikte çalışacak şekilde değiştirdim. Aslında bu konu ayrı bir topiği hak ediyor. Çünkü araçtaki hemen hamen bütün lambalar soft wiring'miş. Yani hangi lambanın hangi fonksiyonu yapacağını yazılımsal olarak değiştirebiliyorsunuz. Atıyorum uzunları yaktığımda sol plaka lambası ile sağ geri lambası da yansın, sağa sinyal verince gündüz farı sönsün, bagaj kapağını açınca geri lambaları yansın gibi gibi şeyler yapabilirsiniz. İsterseniz farları bile sinyal lambası olarak kullanabilirsiniz Araç US çıkışlı olduğu için arka sinyal ve stop lambaları bir. Ayrı sarı sinyal lambaları olmadığı için frene de bassanız sinyal de verseniz aynı ortak kırmızı lambalar yanıp sönüyor. Dörtlüleri yaktığınızda yada sinyal verdiğinizde arkadaki fren lambaları bypass oluyor ve fren için sadece 3. tepe lambası kalıyor ki bu çok salakça bir durum. Normalde gündüz parklar kapalı iken atıl olan bagaj kapağı üstündeki kırmızı park lambalarını fren lambaları ile birlikte yanıp sönecek şekilde değiştirince kendimi bir tık daha güvende hissettim. Gaz pedalı için Audi throttle mod olarak bilinen bir ayar var. VW, Seat ve Skoda'larda standart "incremental controlled over time" ayarını Audi'lerdeki gibi "direct controlled over" olarak değiştiriyorsunuz. Kimisi plasebo diyor ama benim kanaatim "çok fark ettirdi" şeklinde, en son aldığım benzin ile de alakalı olabilir ama dur kalklarda gaz tepkisi inanılmaz değişti. Önceden D'deyken kalkışta araba yürümüyordu, gaza basıyorsunuz basıyorsunuz hiç bir şey olmuyor sonra bir anda çoşuyordu. Bu ayarı değiştirince bu durum ortadan kalktı, artık gaz pedalı olması gerektiği gibi davranıyor. Ekrandaki kapatılamayan yön bilgisini kaldırdım. Çok lazımsa dikiz aynasında N E S W NE ES SW... şeklinde aracın yönünü gösteren mini ekran mevcut. Bir de dashboard'da buna gerek yok, kuru kalabalık. Korsan hazinesi mi arıyoruz bu ne arkadaş? Araçtan dışarı çıkınca kapıları otomatik kilitleme. Eğer anahtar üzerinizde ise araçtan çıkıp kapıyı kapattığınızda kapıları otomatik kilitliyor. Ben biraz uzaklaşınca yada belli bir süre geçince kilitler diye bekliyordum ama kapıyı kapatır kapatmaz şak diye kilitliyor. Yedek anahtar da olmadığı için biraz tırsmadım değil. Daha bir sürü şey var vakit buldukça kurcalayacağım ve bu mesajı güncelleyeceğim.
  2. 4 likes
    hocam yanlış anlama @Forgotten sana demiyorum asla. ama 18450 liranın bir tv için uygun göründüğü bir ülke haline gelmemiz çok acı. çok uzak geçmişe değil biraz geriye gittiğimizde en baba en kral en büyük tv lerin fiyatları bu rakamlardaydı. dediğim tv lerde yani öyle bir kaç kişinin alabileceği modellerdi. şimdi 18 bin görünce aaa uygunmuş diyebiliyoruz. gerçekten ülkemin bu hale gelmesi çok üzücü. geçen kettle fiyatlarına bakıyorum 19 bin 22 bin liralar uçuşuyor. eskiden bu rakamlara bulaşık makinası, çamaşır makinası, buz dolabını tek partide alıyorduk biz. bu forumda bazen bana kızıyorlar. bir şey çıktığında fiyatını baz alıp hemen satın alıyorum. sebebi de paranın değerinin hiç bir anlam taşımaması. yaptığım yanlış değil bu yüzden. @stardust da benim gibi hareket ediyor mesela. bir ürün alınca asla aynı fiyattan alınamıyor ilerleyen dönemde. hemen 2 katına çıkıyor.
  3. 2 likes
    dyson'a özel bir durum değil bu ya, hepsiburada ve amazon gibi firmalar bile eğer işleme girdiyse o gidişatı durduramıyor, kapınıza gelsin kabul etmeyin iade olsun diyor. geçen amazondan kayınvalide için omron m3 tansiyon aleti aldım, alır almaz da m4 ile arasında 200 lira fark var hadi daha yeni model olsun dedim. cidden tam 5 dakika sonra amazon'a iptal isteği gönderdim ve başıma ne geleceğini bildiğim için hemen chat'e bağlanıp kesinlike istemediğimi söyledim. Ona rağmen yine de kargoya verdiler kayınvalidenin evine gitti, onlara da diyemedim onu kabul etmeyin daha iyisini alacaktım aslında falan diye muhabbete de girmek istemedim. Türkiye'de zaten kimse işini iyi yapmıyor ama bu tip büyük firmaların alt kademe çalışanları normal firmalara oranla ya ekstra vurdumduymaz ve umursamazlar ya da engelli kadrosundan işe girmiş beyin özürlü çıkıyor, bilal'e anlatır gibi anlatmana rağmen anlamayıp senin kastettiğinden tamamen farklı bir işlem yapıyorlar.
  4. 2 likes
    @jackjoker ben fiyat algımı kaybettim resmen, eskiden bir mala bir değer biçebiliyor ve fiyatını tutturabiliyordum, şuan o yeteneğim tamamen dumura uğramış durumda. eşim uzun süredir istiyor diye geçenlerde Tineco Floor One S3 diye ıslak zemin temizleyen bir süpürge aldım, harbiden harika bir alet çıktı. 6 bin liraya almıştım ben, çok beğenince anneme de alayım dedim geçen hafta baktım fiyat 26 bin lira, şimdi kasım indirimleri ile yine 16 bine düştü ama insanın eli gitmiyor. 2 sene önce LG C1 77" OLED aldım, Vatan'ın %10 sepet indirimi ile 40 bin'den 36'ya düşmüş yanında da o zaman 5 bin liraya satılan LG SN7Y soundbar + subwofer sistemi hediye vermişti. şimdi akakçe'den C3 77" takibe almıştım, indirimli fiyat 136... 2 senede 36'dan 136'ya... hiçbir aldığımdan pişman değilim, bütün almadıklarımdan pişmanım... 2018 başında 2. pilotluktan kaptanlığa geçtim, kendime bir kaptanlık hediyesi bir range rover sport alayım dedim... 800 bin liraydı araba, benim bmw 300 bin ediyordu, 300 bin cebimde para, 200 bin de bedava faiz oranı ile kredi direkt çekerdim altıma. babam dedi oğlum ne gerek var, göze batar, nazar değer, senin bmw daha yepyeni, sonra da alırsın yapma etme bilmemne... eşim dedi sen 5 yaşında bmw'ni bile sokağa parketmezsin, valeye asla vermezsin, kimse kapısını çarptırmasın diye AVM otoparkının bile en alt katının en uzak köşesindeki 2 kolon arasına park edersin... şimdi range rover alsan garajdan çıkarmayacaksın, her yere seat leon ile gideceğiz, boşver alma bizim için kullanışlı olmaz dedi... onları dinledim almadım, almayan kafamı sikeyim. araba şimdi 12 milyon lira buyur al hadi göreyim... almayıp biriktirdiğim paralar hep çarçur oldu, yendi bir şekilde, ya da yanlış yatırımlara kurban gitti. millet %10 peşin %90 kredi ile ne evler ne arabalar aldı, diyordum ne cesaret bunlar bu kadar borçlanıyor vs... şimdi kendime kızıyorum görememişim gidişatı diyorum. eğer bu ülkeye yine bir ucuz kredi ile bol para dönemi gelirse her şeyi borçlanıp alacağım. para biriktirmek enayilikmiş onu anladım
  5. 1 like
  6. 1 like
    İlginç bir şeye benziyor, ekleyelim bakalım izleme listesine. Teşekkürler, terazinize tıkladım.
  7. 1 like
    @stardust ben manyaklığımdan yapıyorum ama çoğu yapılabilir şeyler zaten. o dediğin 50 tane HS yapın muhabbetinin kolayı var aslında. https://www.youtube.com/watch?v=GFOnVwpFfs0 Oynayacak çok oyun var ya, bir de dediğin gibi sağlam PC ile tekrar oynamak lazım. Yoksa ben de her yeri açık şekilde 5 defa falan bitirdim, hem NG+ daha eğlenceli.
  8. 1 like
    Bilseydim yılbaşı hediye bana gönder derdim Aslında bu cihazın combo wireless moue u da olsa onu da denemek için alabilirdim. Corsair mouse zaten wireless gayet iyi çalışıyo ama taşınırken receiever ını bir yere tıktım bulamıyorum.
  9. 1 like
    Robot s.kişi mi var? (Gacur gucur)
  10. 1 like
    zaten açmadıklarıma bakarsan ne kadar ıvır zıvır gereksiz şeyler göreceksin. kasmıyorum çünkü "Blood and Broken Bones!" zorlukta başladım yine, "Death March!" oynayamayacağım malesef öyle bir vaktim yok. Crossbow ile headshot yaparak 50 kişi ödürün diyor, suda yüzerken drowner'lara mecbur olmasa onlara bile atmam da karada benim elime kimse crossbow aldıramaz. Witcher'lığın şanına yaraşmaz. Yani zor benim hepsini açmam, ilk oynarken dikkat edip açsam olurdu anca...
  11. 1 like
    şuan eminim ki Witcher 3 gelmiş geçmiş en iyi oyun ve daha iyisi yapılamayacak. şuraya başlayıp da yarım bıraktığım, ittire kaktıra zorla bitirdiğim oyunların bir listesini yapsam mesajı nazareth yazdı sanırsınız. OLED ultra-wide ekran, HDR, RTX 4080 ve Next Gen Patch ile şöyle başına biraz bakayım dedim, aldı yürüdü yine oyun. Baştan oynuyorum. 3. kez de bitirmiş olacağım gibi gözüküyor... Bitirmiş derken haritada tek bir "point of interest (?)" bırakmayacak, içine girilip loot'lanmayacak tek ev kalmayacak şekilde sapıkçasına... Bu arada RT Ultra ayarlar, Nvidia Hairworks'e kadar her şey açık ve son seviyede, Frame Generation ile birlikte ortalama 100 FPS alıyorum 5800x ve RTX 4080 ile. Hairworks çok da lazım değil aslında onu açmadan önce 100 fps altına hiç inmiyordu. Tekrar kapayacağım sanırım, gerçi 100 FPS ile de gayet akıcı oyun deneyimi. PS: Hairworks sadece Geralt olarak açık, her şeye uygulatmak ne kadar performansı düşürür diye bakmadım ama zaten saçma olur. - kapattım hairworks, gereksiz kasıyormuş ya sanki oturup bütün gün Geralt'ın lüle lüle saçlarına mı bakıyorum. Gerçi diyaloglarda güzel gönünüyordu da orda da sinirimi bozan diyalog ve cutscene'lerde 21:9 formatı olmadığı için aspect ratio'yu bozmadan yanda siyah barlar ile 16:9'a dönüyor... - monolog oldu burda ama onun da çözümü varmış: https://vulkk.com/2021/06/27/how-to-fix-witcher-3-ultrawide-cutscenes-no-black-bars/ yahu ben anlamıyorum madem yapılabiliyor, neden uğraştırıyorsunuz arkadaş. bir deneyeyim bakalım saçmalamazsa oyun güzel olacak.
  12. 1 like
    Andor'u bitirdim bu arada. Çok çok iyi olmuş bence.
  13. 1 like
    8 bölüm. Yeni boşanmış bir çiftin hikayesi , aşırı çalışan şehirli insan sorunları . Merakla izlettirdi kendini. Yer yer rahatsız edici. Disney Plus'tan izleniyor. ek: Kitap uyarlamasıymış. Taffy Brodesser-Akner diye birisi yazmış. İzleyiniz başlayınca bırakmak mümkün değil.