Leaderboard


Popular Content

Showing most liked content on 24-08-2019 in all areas

  1. 7 likes
    lpg'li kartal sürdüğümü daha önce de yazmıştım zaten gizli bir şey değil ki günlük 4.4 araba mı sürcektim trafikte şöyle dolu yağarken çekilen uyduruk bi resmi var elimde, idare eder işte alın resmi
  2. 6 likes
    Geçtiğimiz aylarda sistemime bir adet NAS ekledim. Aslında 2. el bir cihaz düşünüyordum ama bazı iletişim sorunları olunca kampanyada denk gelince Synology DS218J satın almıştım. Daha önce yazdım tekrar yazayım; bu tarz cihazlarin donanima merakli insanlar acisindan pek cazip oldugunu dusunmuyorum. Ugrasmak için zamaniniz ve imkaniniz varsa FreeNAS veya Open Media Vault kozmetik olarak olmasa da islev olarak benim satin aldığım modelden daha az becerikli değil. Sadece mobil tarafta Synology ve diger markalarin sundugu kolayliklari saglamiyorlar demiştim. Hala da aynı düşüncedeyim. Sonuçta ben ve eşim için telefondan otomatik veri yedekleme önemli bir kıstas idi. Synology DS218J bahsi geçen ihtiyacı tam anlamı ile hatta layıkı ile karşılıyor. NAS'ın içerisine Toshiba N300 diskler ekledim. Klasik HDD alacağım zaman ben Toshiba markasını tercih ediyorum. Şimdiye kadar hiç sıkıntı yaşamadım. Yukarıdaki fotoğrafta deneme döneminden bir enstantane görüyorsunuz. Şu an arka taraftaki prizler tabii ki yok. Tüm bu devinimin sonunda hemen her cihazın nereye yerleşeceği tam olarak belli olunca kablo kanalı gibi aksesuarlar kullanarak tüm kabloların saklanması sürecine giriştim. Cam masa kullandığım için kablo toplayıcı kullanma şansım olmadığı için kendi DIY çözümümü üretmiştim. Sanırım daha önce yazdım. Yukarıdaki fotoğrafta görebilirsiniz. Kağıt kıskacı ve kablo toplayıcı ile son derece düzenli bir görüntü elde edebiliyorum. Aynı çözümü telefon şarj kablolarım ve veri aktarım kablolarım içinde kullanıyorum. Çalışma odamın bir şekilde düzenli olması çalışma verimliliğim açısından önemli olduğu için biraz dikkat ediyorum. Bu arada tüm bu işlemler muhtemelen 1 saatimi almamıştır. Bir kere girişince bir şekilde bitiyor... Sisteme ekledim son parça ise gerçekten saçma sapan bir ürün. Phanteks Halo RGB. Bu ürün RGB olmayan bir fanın çerçevesine oturtularak RGB efekti veriyor. Bir noktada belirli bir ihtiyacı karşıladığı kesin. Örneğin üst sınıf bir fanınız var ama RGB'si yok. Alın bunu takın fan RGB olsun. Aklıma gelen örnek Noctua Redux. Abi niye aldın derseniz inanın bilmiyorum. Satan arkadaş anlaşılan bıkmış 3 adedini gerçekten mantıksız bir fiyata satıyordu bende aldım. Sonra gerçek fiyatına bakınca inanamadım. Phanteks hemen her aksesuar üreticisi gibi bu ürüne kendi özel konektörünü koymuş. Tabii ki standart bir RGB şerit mantığında çalıştığı için 4 adet kablosu var. R-G-B ve tabii ki 12V. Kısa bir söküm işleminde sonra doğru kabloları bulup kendi sistemime entegre ettim. SOnuç işte yukarıdaki gibi. Pavyon add-on... Sisteme eklenen yeni bileşenlerden sonra arka tarafı hafif bir hengame haline gelince tekrar müdahale ettim. Kabloları birleştir, çırt band ile sar bir yere sabitle işte kısacası. Sen sağ ben selamet....
  3. 3 likes
    Bahar temizliği kapsamında çalışma odamdaki müzik sistemini küçülttüm. Basit bir IKEA Expedit raf sistemini kuvvetlendirerek hem plaklar için bir saklama alanı hemde minik müzik sistemim için bir stand haline getirdim. AudioEngine A5+ ana hoparlör olarak kullanıldı. Basit sayılabilecek bir pikap ve kulaklık kombinasyonu kurdum. Tabii hi-fi dünyası açısından basit diyelim. Oda içerisinde 2 çift AudioEngine hoparlör vardı onları da 1 çifte düşürdüm. Sistemin arkasına oğlanın arzusu üzerine kırmızı renk şerit LED çektik. Bilgisayar tarafı mavi renk, müzik tarafı kırmızı renk arka aydınlatmaya sahip oldu böylelikle. Oğlana lehim yapmayı öğretirken aklıma bir fikir geldi. Odadaki tüm bu pavyon ışıklarını tek bir noktadan kapanacak sekilde bir tasarım yaptık. Odaya girdiğim an tek düğme ile gereksiz tüm ışıklar kapanabiliyor artık. Belki bir ihtimal küçük bir dokunuş ile odaya girdiğimde küçük ambians lambamı açınca bunları kapanacak bir tasarım yaparız... Bir süredir Samsung 970 Evo SSD'ye kıl oluyordum. Samsung markasını sevmiyorum. Sisteme her baktığımda en görülecek yerde bu kılıksız SSD'yi görmek beni mutsuz ediyordu. Arkadaşlarım SSD soğutucu diye satılan ürünlerden topluca almışlar bende bir tanesine "kesik" attım diyelim. Aslında mantık basit. Üst kısma alüminyum bir soğutma bloğu yapmışlar. Alt kısımda da ayrı bir metal plaka var. Kutudan çıkan termal pad'leri koyup MVMe SSD'yi içine koyuyorsunuz. Çin malı bir ürün olmasına rağmen oldukça kaliteli idi. Benim açımdan hedefe ulaşan bir çalışma oldu... Uyuz Samsung yazısı ortalıktan kayboldu. Sıcaklık değeri derseniz maksimum 5 derece civarı bir ısı düşüşü oldu. Aslında uğraşılacak iş değil... Ama dediğim gibi tam göz hizamda sevmediğim bir görüntü ortadan kalkmış oldu...
  4. 3 likes
    Birkaç güncelleme. Biliyorsunuz NZXT H500 bilgisayar kasası kullanıyorum. Kasa kararını verirken Phanteks Eclipse 30 ve NZXT H500 arasında bir seçim yapmış ve H500'de karar kılmıştım. Bu seçim daha çok tasarım ön planda bir seçim idi. Zaman içerisinde tasarıma daha fazla hakim oluyor insan tabii ki. NZXT H500 havalandırma açısından oldukça garip bir kasa. Sektörün en iyi havalandırmasına sahip olmadığını zaten biliyoruz ama ben bu kadar değişik bir karakteristiği olduğunu da düşünmemiştim. Gerek kendim kullandıkça gerek başkalarının yazıp çizdiklerini okudukça tespitlerim daha da şekillendi. Bu yazacaklarım sadece H500 değil yeni 510 ve Elite içinde geçerli. Aşağıya doğru 4xx ve 2xx serisi içinde. H700 bu tespitlerden bağımsız çünkü tasarım oldukça farklı. H500 ön tarafta 2 adet 120 veya 140 üst kısımda 1 adet 120 veya 140, arka bölümde ise 1 adet 120mm fan desteğine sahip. Kasanın ön bölümü ise malumunuz kapalı tasarıma sahip. Benim tespitlerime göre -ki benzer tespitleri farklı ecnebi kullanıcılarda yapmış- kasanın asıl hava akımı üst ve arka fanlar tarafından yapılıyor. Kasanın ön bölümüne takılan fanlar ise sıcaklıkları belirli bir noktadan sonra olumsuz etkiliyor. Bu olumsuz etki sadece birkaç derece ile sınırlı ve özellikle GPU tarafında kendisini belli ediyor. Ön bölüme 240 veya 280mm AIO takıp çok agresif overclock hareketlerine girecekseniz mesela ön tarafa ciddi statik basınca sahip fanlar koymanız lazım. Bu da gürültü demek. Allah'tan benim tercih ettiğim R5 2600X in overclock marjini belli. H500 negatif basınç seven bir kasa. Pozitif basınç sevmiyor gibi gözüküyor. Dengeli veya nötr bir basınç sağlamak zaten zor bir şey. Bu kasada daha da zor. Negatif basınç ise malumunuz toz demek. Devamlı göz önünde duran yanı cam bir kasada kozmetik açısından bana sorarsanız bu sıkıntı. Evde kompresör olduğundan 3 ayda bir temizlik yapmak şart gibi. Sistemi kurarken tüm fanlarımı Akasa Apache olarak seçmiştim. Sonuçta PWM oldukları için arka ve üst fanın devrini arttırıp öndeki azaltıp bir şekilde negatif basınç oluşturmak mümkün. Ben değişiklik olsun diyerek bir de Akasa Viper denedim. Ancak ön bölüme taktığımda pek bir fayda göremedim. Arka veya üste taktığımda da faydasının yanında zararı da oldu. Sapsarı palleri olan bir fan kasamın içinde çirkin gözüküyordu. Arada sırada DH'nin alım satım bölümlerine bakarım. Senelerdir Scythe markasını duyarım. Markanın Scythe Slip Stream SY1225DB12SH 120mm 1900 RPM fanlarından 4 tanesini bir arkadaş satınca hemen alayım dedim. 80TL'ye toplamda 4 fan iyi bir alışveriş oldu. Bunlar PWM yapıda değil DC. DC fanlarda yeni nesil anakartlar ile devir ayarı yapılabiliyor. Sonuçta 5 ila 12V verilecek devir ayarı mümkün. Tabii ki bu fanlar 1900 devirde ciddi ses yapıyor. Ancak 1400 devir seviyelerinde ciddi sessizler. Benim açımdan güzel bir deneme yanılma imkanı oldu... Yeni nesil fanlar genelde kablolar sleeve ile geliyor. Maalesef Scythe fanların kabloları eski nesil kılıksız sarı kırmızı siyah renk kombinasyonuna sahipti. Hemen bir dokunuşla ben sleeve'lenmiş hale getirdim. Böylelikle fanlar sistemdeki yerini aldı.. Hemde renk temamın içine etmemiş oldular...
  5. 3 likes
    Raylı sistem işi biraz zor. Öncelikle madenler sürekli kazildigi için sürekli şekil değistiriyor. Her seferinde rayları taşımak sıkıntı olacaktır. Ayrıca raylı sistemler genelde eğer bir kablo ile cekilmiyorlarsa rampa tirmanamiyorlar. Bu makineler bir nevi para basma makinesi ve çalıştıkları her dakika şirketine para kazandırıyorken durdukları her saniye ki buna yakıt almak da dahil şirketler için kayıp demek. Tabii ki pahalı oyuncaklar ama kazandırdıkları düşünüldüğünde maliyeti pek önemli değil. Çalışırlarsa maliyetlerini fazlasıyla karşılıyorlar. Tabi bataryaların bir süre sonra yenilenmesi gerekiyor ama bataryalar hem geri dönüştürülebilen bir şey hem de elektrikli araçlarda hareketli oynar parça sayısı çok az. Oynar parçanın az olması demek bakım ve arızaların daha az olması demek.
  6. 1 like