Leaderboard


Popular Content

Showing most liked content on 14-06-2018 in all areas

  1. 6 likes
    Bisiklete tekrar merak sardım uzun süredir bütçeme uygun şehir ve max 70-80km lik günlük gezilere de katılabileceğim bisiklet baktım. Özellikle servis/destek konusunda da çok bilgili olmadığımdan yakın bir kontakt lazımdı . Internetten kullanıcı yorumları kadro ve komponent kalite ve fiyat dengesinde Salcano City Sport 40 aldım v-frenli. Daha önce full cahillikten 2011 senesinde ortadan süapansiyonlu bir bianchi mb almıştım ama kısa sürede sürüş yprgunluğu ve ağırlığı beni bezdirmiş ve sattırmıştı. Kask , eldiven , pompa , suluk , lastik tamir kiti , yedek iç lastik , arka-ön ışık herşeyi tamam. iki defa bindim ilki kendimi görmek ve alete hızlıca alışmak için yaklaşık 14km yol teptim iniş çıkışları olan , bisikletten çok memnun kaldım. Arka Vites geçişleri çok yumuşak ve hissettirmiyor , ön biraz sesli ama sorunsuz. Biraz kondisyon sıkıntısı çekmedim değil , hamlamışız. İkincisi gezi ağırlıklı genelde sakin kullanımdı hiç yorulmadım. Ama çok zevkli. 1200₺ bisiklet , diğer ıvır zıvır toplamı yaklaşık 200-250₺ mal oldu
  2. 4 likes
    Şimdi, bizlerin, sizlerin kullandığı, sahip olduğu, veya olmayı planladığı arabalardan bağımsız olarak yazıyorum bunları. Lütfen siz de "ama ben aldım / denedim, beğendim, bana yetiyor" şeklinde bireysel cevaplarla saldırmayın bana. Ülkemizin en yaygın premium araba markaları olan Mercedes, BMW ve Audi "uzunlamasına yerleştirilmiş" motorlu arabalardan başlar. Yanlamasına motorlu modeller aslında o üreticilerin premium olmayan markalardan müşteri çalabilmesi için tasarlanmış, marka karakterini yansıtmayan modellerdir. Bunu ilk olarak Audi A3 modeliyle başlatmıştır. Bu sebeptendir ki, Audi'yi A3'le tanıyanlar "yha aslında Golf'ten pek farkı yok yha" şeklinde yarak kürek yorumlar yaparlar. Kendi başına haklı olan bu yorum markanın genelini temsil edemez. Nasıl mesela AKG'nin gençleri hedefleyen Y serisi kulaklıkları aynı markanın efsanevi modelleriyle alakasızsa, nasıl mesela Apple tutup giriş seviyesinden müşteri çalmak için özel arayüzlü ama Android çalıştıran telefon yapsa o telefon gerçek bir Apple ürününün deneyimini yaşatmayacaksa, bu yan motorlu arabalar da böyledir. Marka kimliğine, kültürüne terstir. Tabi kullanılmaz, çöp filan değil bunlar, ama kalite, hissiyat, deneyim olarak üstteki modellerle alakaları yok. Onları sanki mesela BMW'nin özel siparişle Peugeot'ya ürettirdiği modeller gibi görebiliriz. Motor meselesi biraz daha karmaşık. Çoğu insan küçük motorlu arabaları "sadece motoru daha küçük" zannediyor. Halbuki durum böyle değil. Şimdi mesela hazır toplanmış PC aldığınızı düşünün. İşte i3, i5, i7 işlemcili modeller var. Kağıt üzerinde de bunların işlemcileri haricinde herşeyleri aynı görünüyor. Peki aynı mı olur? Bunların hedef kitleleri farklı. i3 işlemcili sistem çocuğa karne hediyesidir. i5 kendisi kullanacak adamın sistemidir, biraz birşeyler biliyordur. i7 uzmana, profesyonele göredir. Kasaları aynı olsa bile anakart farklı olur. Disk kapasitesi aynı olsa bile disk modeli farklı olur. PSU farklı olur. Donanım listesinde gözükmeyen hemen herşey değişir, öyle olmalıdır da. Amatörle profesyonele aynı ürün satılmaz. Tabi o amatör model de çöp değil, onun da bir hedef kitlesi, müşterisi var. Lakin bunların sadece işlemci ile birbirinden ayrıldıkları gibi bir durum yok. O sadece en düşük modeli alanın kendine söylediği bir yalandır. "Çok fazla işlem gücüne ihtiyacım yok, geri kalan herşey zaten o 3000 dolarlık sistemle aynı" der adam. Arabalarda da durum aynı. İzolasyon, koltuk süngerinin kalitesi, fren sistemi, hatta dışarıdan aynı görünen jantların kalitesi bile değişiyor. Biri daha önce VW / Honda / Opel / Toyota filan kullanmış adama özel oluyor, diğeri zaten BMW / Mercedes / Audi kullanan, markaların karakterini bilen, daha arabaya binmeden alacağı hissi tahmin eden adam için üretiliyor. Aslında buraya kadar da bir problem yok. Giriş seviyesi model tabii ki olacak. Lakin, bu giriş seviyesi modellerin Türkiye'ye / Türkiye gibi fakir ülkelere özel olması bu masum girişimi bozuyor. Bu 1.6L motorlu kocaman arabalar, 4x4 özelliği kırpılmış arazi araçları filan Almanya'da Hans'ın, Helmut'un "ya arabadan ne anlar bu ayılar, birkaç oyuncak koy bir de ufak motor ekle, binip eğlensinler" diye bize itelediği modeller. Maalesef bizim sikik vergi sistemimiz de buna çanak tutuyor. Herkesin tercihi, imkanları, ihtiyaçları farklıdır tabi. Ben kendim için bu "iteleme" modelleri asla almam. İkinci el alırım, iki yaş daha yaşlısını alırım, Opel, VW, Honda filan alırım ama sırf premium arabaya binmiş olmak için bu soytarılığın bir parçası olmam. Tabi benim durumum farklı, mesela kredi cekmiyorum, garantiye çok fazla takılmıyorum filan. Neyse, dediğim gibi bunu kişilerin şahsına filan yazmadım, bu küçük motorlu premium arabalar konusundaki genel görüşlerimdir bunlar.
  3. 3 likes
    Arcelik K1670 Yogurt Yapma Makinesi Bekar arkadaslara ozeniyorum bazen, ne guzel PS falan alip, oyuna falan para harciyorlar
  4. 1 like
    şımarma sırrı... son çıkan deus ex'leri düşün.
  5. 1 like
    VG247: Cyberpunk 2077: Banging, C-bombs and bullet-time Andrew Reiner (Game Informer) GameInformer: Cyberpunk 2077 Is Not What You Think John Linneman (Digital Foundry, Eurogamer) PCWorld: Cyberpunk 2077: What we learned in the most mind-blowing game demo we've ever seen Kotaku: Cyberpunk 2077 Is A Violent, Impressive Blend Of Deus Ex And The Witcher 3
  6. 1 like
    Gog' da Beneath a Steel Key bugün beleş listesine giren bir başka oyun olmuş.